İbn-i Batuta Müzesi'ndeki konferansta Marmara Üniversitesi Orta Doğu ve İslam Ülkeleri Araştırmaları Enstitüsü Dr Öğretim Üyesi Ömer Koçyiğit, ünlü seyyahın 14. yüzyılın başlarında Anadolu’ya yaptığı seyahate ilişkin detayları paylaştı.
İbn-i Batuta’nın Anadolu’yu çok beğendiğini aktaran Koçyiğit, ünlü seyyaha göre, Anadolu'nun "dünyanın bütün güzelliklerinin bir arada bulunduğu" bir coğrafya olduğunu dile getirdi.
İbn-i Batuta’nın gezgin olmasının yanı sıra yaşadığı dönemde ziyaret ettiği yerlere dair önemli sosyolojik ve antropolojik verileri kaleme aldığını ifade eden Koçyiğit, İbn-i Batuta’yı diğer seyyahlardan ayıran en temel özelliklerden birinin de seyahatnamesinde kendisini merkeze alan, otobiyografik bir dil kullanması olduğunu kaydetti.
Konuşmasının ardından katılımcıların sorduklarını cevaplayan tarihçi Koçyiğit, AA muhabirine yaptığı açıklamada, konferansın kendisi için de çok heyecan verici bir etkinlik olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Çünkü İbn-i Batuta’nın doğduğu ve vefat ettiği topraklarda onun adına kurulan bir müzede İbn-i Batuta’nın Anadolu seyahatine odaklanmak, hem de böyle bir ilginin olduğu bir yerde İbn Batuta’yı anmak bizim için çok kıymetliydi. İbn-i Batuta Antalya’dan başlamış olduğu Anadolu seyahatini Sinop’a kadar birçok şehir, kasaba ve köyü ziyaret ederek tamamlıyor. 1330’lu yıllarda o dönemki 'Ahilik' teşkilatından tutun da Türklerin bazı adetleri, gelenekleri, görenekleri, dini yaşantılarıyla alakalı çok kıymetli bilgiler veriyor. Bunu Faslılara, Tancalılara anlatmak ayrı bir keyif oldu bizim için. Onların da teveccühü, ilgisi çok yüksekti konferansa. Umarım bu gibi programların devamı gelir. Yunus Emre Enstitüsünün de çalışmaları devam ediyor. Belki farklı seyyahların gözünden farklı bölgeleri anlatmak ya da İbn-i Batuta’nın gözünden farklı milletleri, coğrafyaları anlatmak mümkün olur.”
Rabat YEE Müdürü Reha Ermumcu da İbn-i Batuta’nın seyahatnamesinde aktardıklarından bugün bile istifade edildiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Bu konferansta İbn-i Batuta’nın yedi asır önce Türkiye’ye veya Beylikler dönemindeki Anadolu’ya yapmış olduğu ziyarete dair çok önemli, çok ince detaylara vakıf olduk. Bir antropolog olarak İbn-i Batuta’nın o dönemde Anadolu’da yaşayan Türklerin adetlerine, geleneklerine, göreneklerine bu şekilde bütün sadeliğiyle ve açık bir şekilde yazmış olması bugün bile o dönemi anlamamıza çok büyük bir ışık tutuyor. Bu bağlamda Tanca Liman İşletmeciliğine çok teşekkür ediyoruz, böyle bir işbirliği imkanı sundukları için. Bu etkinliği İbn-i Batuta’nın şehri Tanca’da 2021 yılında açılmış İbn-i Batuta müzesinde yapmış olmak da bizim için ayrıca bir gurur kaynağı.”
Tanca Liman İşletmeleri Genel Müdürü Muhammed Ouanaya da tarihçi Ömer Koçyiğit’e ve programı düzenleyen Rabat YEE'ye teşekkür etti.
Faslı yetkili, İbn-i Batuta Müzesi'nde kültürel etkinlikleri artırmayı hedeflediklerini de söyledi.