Yüksek Askeri Şura (YAŞ) arifesinde TSK’nin geleceği yeniden tartışılıyor. YAŞ’ta eskisinden farklı olarak asker azınlıkta. 15 Temmuz’un ardından hastaneleri, okulları kapatılan TSK’de yükselme kriterinin iktidar ve cemaatlerin referansı olması dikkat çekiyor. Son olarak Cumhuriyet’in, 15 Temmuz’dan sonra tam beş yıl Hava Kuvvetleri Personel Başkanlığı yapan Tümgeneral Kutlay Demir’in FETÖ bağlantılı çıktığını belgelemesi, tartışmayı alevlendirdi. Zira Demir’in dosyasında başka cemaatten olduğu, hükümeti desteklediği yazıyordu. TSK’nin geleceğinin şekillendiği YAŞ’ı, geçen günlerde İYİ Parti’ye katılan emekli Albay Ahmet Zeki Üçok’la konuştuk. Eski askeri hâkim Üçok, TSK’de FETÖ’yü soruştururken kumpas davalarında hedef olmuş, uzun yıllar hapis yatmıştı.
- 15 Temmuz‘dan sonra tam beş yıl Hava Kuvvetleri Personel Başkanlığı yapan Kutlay Demir‘in, 2007-2008 tarihlerinde, FETÖ mahrem imamı tarafından ankesörlü hattan arandığı ortaya çıktı. Ne düşünüyorsunuz bu konuda?
EGM, bundan 19 ay önce, Yargıtay içtihatlarına göre, FETÖ üyeliğine delil sayılan ankesörlü hatlar vasıtasıyla, Demir’in, mahrem imamı tarafından 10 defa arandığına ilişkin belgeleri, başsavcılığa göndermiş. Usule göre, Balıkesir Cumhuriyet Savcılığı, Tümgeneral Demir hakkındaki bu bilgileri, derhal MSB, Hava Kuvvetleri’ne ve Ankara Savcılığı’na göndermeli. Bugüne kadar Demir için herhangi bir adli ve idari soruşturma açılmadığına göre ya Balıkesir Savcılığı olayın üstüne yattı belgeleri göndermedi ya da gönderdi ancak örtbas edildi. Nereden baksanız ayrı bir skandal.
TÜRBAN, CEMAAT VE AKP KRİTERİ
- Bu olay sarıklı amiral Mustafa Sarı ve Tümgeneral Kemal Başak gibi emekli edilip sessiz sedasız üstü kapatılacak mı?
Yazınız herkesin bildiği ama bir türlü dili varıp da söyleyemediği bir diğer gerçeği de ortaya çıkardı. Demir’in, Şûra’ya gönderilen terfi dosyasına yazılan, “FETÖ/PDY ile kararlı bir şekilde mücadele etmektedir, PDY ile ilgisi yok. Ancak başka cemaat bağlantılı olduğu kanaatindeyim. Terfi etmeli (eşi türbanlı), hükümet yanlısı” cümlelerin dehşet veren içeriği. Bu nasıl bir terfi gerekçesidir, bu ülke ne hallere gelmiştir! .
- Eşi türbanlı olanlar terfi mi ediyor?
Eşi türbanlı olmayanlar terfi ettirilmiyor mu? Ya da eşinin türbanlı olması bir avantaj mı sağlıyor? Amacın ne bu ayırımcı ibareyi yazmaktaki? Bu neyin kafası? “Hükümet yanlısı” ne demek? Örneğin CHP’li veya İYİ Partili olursa terfi ettirmeyecek misin?
- Siz TSK‘nin FETÖ‘den tam olarak temizlenmediğini ve boşalan kadrolara çeşitli cemaat mensupları ile iktidara yakın kişilerin yerleştirildiğini söylüyorsunuz.
15 Temmuz öncesi TSK’nin neredeyse yarısından fazlası FETÖ ile iltisaklıydı. Bugüne kadar ihraç edilen 24 bin 395 kişi, bu miktarın yarısı kadar. Emekli olanları falan düşündüğümüzde, TSK’de halen çok sayıda FETÖ’cü olduğunu ancak bunların kendilerini hemen başka cemaat ve siyasi partiler ile özdeşleştirerek gizlediklerini söyleyebiliriz. Örnek Tümgeneral Demir.
- Bu, FETÖ‘nün 15 Temmuz sonrası üyelerini korumak için uygulamaya soktuğu “renklendirme taktiği” olabilir mi?
Bu nedenle TSK’de çeşitli tarikat, cemaat, siyasi parti adı altında varlığını devam ettiren halen binlerce FETÖ’cü var diyorum. Diğer yandan, 15 Temmuz sonrası TSK’ye alınan yaklaşık 100 bin kişinin birçoğunun, iktidar ve çeşitli cemaatlerin referanslarıyla alındığını biliyoruz.
- Ben açıkladığınız tablolardan, TSK‘de mevcut subayların yüzde 58, astsubayların yüzde 27, uzman askerlerin yüzde 62‘sinin harp okulu ve astsubay okulu mezunu olmadığını, yaklaşık 100 bin askeri personelin önemli bölümünün iktidar ve cemaat referansları ile sınavları kazandıklarını, askerlerimizin neredeyse yüzde 50‘sinin beş altı yıllık tecrübeye sahip olduğunu anlıyorum.
Hal böyleyken Bakan Akar’ın talebiyle 2020 yılı Yüksek Askeri Şûrası’nda TSK’nin hafızası olan en tecrübeli ve terörle mücadelenin esas unsuru 624 albayın emekli edilmesi de anlaşılabilir değildir. Nasıl bir düşünceyle kuvvetlerden yaklaşık 200-250 kişi emekli edilmesi talebi gelmişken 624 albayı emekli etti.
- Son dört ayda 54 güvenlik görevlimiz şehit oldu. Askeri hastanelerimiz kapatıldığı için sivil doktorlar ile terörle mücadele bölgelerine gidiyoruz. TSK‘de birçok sıkıntı var.
Bir an önce askeri hastaneler tekrar açılmalıdır. YAŞ’ın yapısı tekrardan ele alınarak terfilerde askerlerinde en az siviller kadar söz sahibi olacağı düzenleme yapılmalıdır. General terfilerinde dört yıl bekleme süresi tekrar getirilmelidir. Büyük güvensizlik yaratan terfi eden generallerin hemen ertesi yıl emekli edilmelerine olanak sağlayan düzenleme iptal edilmeli, subay, astsubay, uzman er/erbaş atamaları MSB’den alınarak tekrar Genelkurmay Başkanlığı’nın yetkisine verilmelidir. General/amirallerin disiplin soruşturmaları tekrar Genelkurmay Başkanlığı’nın yetkisine verilmelidir.
TSK tabii ki sivil iradenin emrindedir ama Hulusi Akar tipi bakan uygulamasından vazgeçilmelidir. Kısacası TSK mutlaka yeniden yapılandırılmalıdır.
"100 BİN ASKER DIŞARIDAN ALINDI"
- MSB‘nin açıklamasına göre bugüne kadar 24 bin 395 personel ihraç edilmiş, 2 bin 567 emekli personelin rütbeleri geri alınmış. Bu TSK‘nin yapısını nasıl etkiledi?
FETÖ nedeniyle ihraçların yapılması TSK’de büyük bir personel açığı oluşturdu. Askeri okulların da kapalı olması nedeniyle insan kaynakları ihtiyacını temin için fakülte ve yüksekokullara yönelindi. Fakülte ve yüksekokul mezunları subay, astsubay yapıldı. Ortaokul ve lise mezunları da uzman er/erbaş yapıldılar.
- Nasıl bir süreç işletildi?
Yazılı, sözlü sınavlar, mülakat, spor elemeleri, sağlık muayeneleri yapıldı. Kazananlar belirli sürelerde askeri eğitim görerek kıtalarına atandılar. Tablodan da görüleceği üzere 15 Temmuz sonrası fakülte, yüksekokul gibi dış kaynaklardan 14 bin 421 subay, 17 bin 127 astsubay ve 69 bin 463 uzman er/erbaş olmak üzere toplam 98 bin 836 kişi TSK’ye alınmış.
www.idrak34.com