Hayal etmesi bile zor! Sednaya hapishanesinde uygulanan işkence yöntemleri ortaya çıktı!
GALERİNİN DEVAMI27 Kasım'da muhaliflerin başlattığı yürüyüş, 10 gün sonra Şam'ın ele geçirilmesiyle son buldu ve 61 yıllık Baas rejimi çöktü. Devrik diktatör Beşar Esed, yanında götürdüğü bir servetle Rusya'ya kaçtı. Gerisinde ise işkence, ölüm ve açlığın kolay kapanmaz yaralar açtığı bir Suriye bıraktı.
Esed zulmünün en çarpıcı örneklerinden biri Sednaya Hapishanesi. Yüzlerce mahkum serbest bırakıldı. Hapishanede gizli bölmeler ve işkence gören mahkumlar bulundu. Esed'in işkencelerine dair çarpıcı detaylar çıkmaya da devam ediyor.
Sednaya Hapishanesi nerede? Hangi mahkumlar burada tutuluyor?
Sednaya hapishanesinden kurtarılan genç muhalif, annesini tanıyamadı!
ŞAM HASTANESİ'NİN ESKİ MAHKUMU: ALEVİLERE DAHA KİNLİLERDİ
2021'de yapılan bir röportaj ise, Esed'in tüm Suriyelilere soykırım uyguladığını, özellikle Alevi mahkumlara "ihanetle" suçlandıkları için çok daha ağır işkenceler yapıldığını ortaya koyuyor. Şam Hastanesi'nde mahkum kalan bir kadının anlattıkları şöyle:
"Bir ara beni bir odaya koydular, bir baktım odanın içi kızlarla dolu. Sadece benim olduğum odadaki kızlardan 6-7'si Deralıydı. Şamlılar var, her şehirden kızlar var. Allah yardımcıları olsun, Deyrizorlular var. Birinin adı Şeyma'ydı. Ya Rabbi... Kıza neler yapmışlar, daha 16 yaşında. Sahil tarafından da var. Alevi kızları da var. Herkese aynı işkence ve tecavüz, ayrım yok. Hatta Alevilere daha kinlilerdi. Çünkü onlar mezhebe ihanet suçlamasıyla gelmişlerdi. Hapishane gibi değil, akıl hastanesi gibiydi."
ŞAM'DA HAYAT NORMALE DÖNDÜ: GEÇİŞ SÜRECİ SÜKUNETLE YÜRÜYOR
Esed rejiminin çökmesinden sonra, geçici hükümet Muhammed el-Beşir'in başbakanlığında kuruldu. El-Beşir, mülteci durumundaki Suriyelileri vatanlarına dönmeye çağırdı. Şam'ın ele geçirildiği gün ilan edilen sokağa çıkma yasağı da geçtiğimiz gün kaldırıldı ve kentte hayat normale döndü. Muhalifler, geçiş sürecinin şiddet olaylarından uzak, barış içinde gerçekleşmesini amaçlıyor. Uluslararası kamuoyunda da muhaliflerin tutumlarıyla ilgili olumlu mesajlar veriyor.
CHP'DEN ALEVİLER ÜZERİNDEN TEHLİKELİ ALGI OPERASYONU
Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Suriye hakkındaki tutumuyla eleştirilerin odağında olan CHP'den yine tepki çeken bir çıkış geldi. Daha önce Esed'le barış yapılmasını ve Suriyelilerin ülkelerine dönmesi gerektiğini söyleyen CHP Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur, şimdi de Suriye'deki Alevilerin Türkiye'ye getirtilmesi çağrısında bulundu. Güzelmansur, şunları söyledi:
"Maalesef dünden beri Suriye'den Alevi toplumuna karşı saldırı haberleri geliyor. Bunlar Hatay halkını tedirgin ediyor. Çünkü Suriyeli alevilerle Hatay'daki insanlar arasında akrabalık ve kültür ilişkileri var. Türkiye bu noktada son derece dikkatli olmalı. Hem can güvenliği nedeniyle, ülkemizdeki akrabalarının yanına gelmek isteyen Suriye Alevileri için bir güvenlik koridoru açılmalı. Hem de kin ve hınç duyguları ile hareket eden mezhepçi grupları engellemelidir. Rejimin faturasının Suriye Alevilerine kesilmemesi için Suriyeli Alevilere yönelik bir soykırım riskini karşı uluslararası toplumu ve insanı yardım kuruluşlarını da hızla aksiyon almaya çağırıyorum."
Suriye'de Herkes İçin Özgürlük ve Barış İstiyorum, Rejimin Faturası Suriyeli Alevilere Kesilmemelidir️Suriye'de Alevilere karşı saldırı haberleri geliyor. Hatay'ı tedirgin eden bu konu ile ilgili Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan ile görüştüm.Suriye'de Alevilere… pic.twitter.com/jDi8IfJSMG
— Mehmet GÜZELMANSUR (@mguzelmansurchp) December 11, 2024MUHALİFLER ASKERDEN Şİİ HALKA: SİZLER KARDEŞLERİMİZSİNİZ, HUZUR İÇİNDE EVLERİNİZE DÖNÜN
Esed rejimine karşı ilerleyişini sürdüren muhalifler, bir yandan da halka endişelerini gidermeleri yönünde çağrı yapıyordu. Nubbul ve Zahra kasabasında Şii halkın şehirden çıkmasına izin vermeyen bir muhalif asker, "Korkmayız biz onlar gibi katil değiliz ve onların bize yaptığını biz size yapmayacağız. Sizler bizim kardeşlerimizsiniz, evlerinize huzur içinde dönün" demişti.
Esir alınan bir astsubaya ise muhalif asker, "Sana zarar vermeyeceğiz. Sünnilere davrandığınız gibi sana davranmayacağız. Seni öldürmeyeceğiz, dinimiz bunu emrediyor" demişti.