Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya'da Battalgazi Devlet Hastanesi, Hekimhan Tünelleri, Kuru Kayısı Lisanslı Depo ve Borsası ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış törenine katılıyor.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satırlar şu şekilde:
"Siz hep bizimle beraber oldunuz, dik durdunuz. Onun için birileri Malatya'yı çok kıskanıyor. Varsın kıskansınlar, biz yolumuza devam edeceğiz. Malatya'nın bugünkü şehir merkezine ne derlerdi eskiden, öğreneyim bakayım. Aspuzu. Bağları bahçeleri, sularıyla burası öylesine güzel bir yermiş ki, adına pek çok şair şiirler yazmış. Malatya böyle bir yer. Malatya bugün de göreni kendine hayran bırakan bir şehir.
Malatya'nın ülkemize, hayatın her alanı gibi rahmetli Özal başta olmak üzere yetiştirdiği devlet adamlarıyla da önemli yeri var. Güneşin altın yumurtası denen kayısının başkenti olan Malatya, tarım yanında sanayisi, ticareti ve turizmi ile de bölgesine ilham veren bir şehir haline geldi."
"MALATYA'YA 20 YILDA 33 MİLYAR LİRALIK YATIRIM YAPTIK"
"Malatya'ya 20 yılda 33 milyar liralık yatırım yaptık. Seviyoruz Malatya'yı. Sağlıkta 14'ü hastaneden oluşan toplam 68 sağlık tesisi yaptık. Ulaştırmada 36 kilometreden devraldığımız Malatya'daki bölünmüş yol uzunluğunu 462 kilometreye çıkardık. Geçtiğimiz günlerde Çevre Yolu'nu da hizmete açtık mı? Hayırlı olsun. Bugün toplam yatırım tutarı 19 milyar lirayı bulan 133 ayrı projenin resmi açılışını yapacağız. Malatya'ya elimiz boş gelmedik yine dolu dolu geldik."
"ESKİDEN 9'DAN 10'DAN SONRA SOKAKLARA ÇIKILABİLİYOR MUYDU?"
"Vesayetle kavgamızı da, darbe teşebbüslerine direnişimizi de hep aynı gaye ile yürüttük. Siyasi istikrarsızlığı yeni yönetim sistemimizle aştık. Güvenlik kaygılarının önünü, terörle mücadeleyi sınırlarımız ötesine, kaynağına indirerek kestik. Eskiden terör sorunlarda 1 numaraydı, şimdi kaldı mı? Ah ah, nereden nereye... Milletimizin günlük hayatımızın kalitesini eser ve hizmet siyasetimiz ile yükselttik. Eskiden 9'dan 10'dan sonra sokaklara çıkılabiliyor muydu? Yarın Diyarbakır'dayım, akşam 8, 9, 10 dışarı çıkılmazdı. Şimdi saat 12, 1 herkes sabaha kadar oralarda eğleniyor. Her kesimden insanımızın hak ve özgürlük talebimizi sessiz devrimlerle karşıladık. Evinin annesi hanım kardeşlerimizi, hayatın diğer alanlarında da var olmalarını tüm imkanları önlerine sererek destekledik.
Dağları deldik, dağları. Ferhat'la Şirin meselesi var ya, biz Ferhat olduk, Şirin'e dağları delerek ulaştık. Türkiye'de 26 havaalanı vardı, şimdi 58 tane var. Benim vatandaşım uçuşunu yapıyor, oradan evine yarım saatte, 45 dakikada ulaşıyor. Modern dünyanın talepleri bu değil miydi? Ülkemize kazandırdık."
"AYIN 28'İNDE TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONUNU TÜM DÜNYA İLE PAYLAŞACAĞIZ"
"Artık benim Ayşem, Fatmam, Ahmedim, Mehmedim, İstanbul'a İzmir'e gitmiyor. Profesörlerimiz, doçentlerimiz, Hakkari'ye Ağrı'ya gidiyorlar, orada yavrularımızı eğitiyorlar. Dünyamız siyasi, ekonomik ve sosyal kaosların pençesinde sarsıldığı bir dönemden geçiyor. Biz ise Türkiye Yüzyılı projeksiyonu ile 2053 vizyonumuzu konuşuyoruz. Ayın 28'inde Ankara Kapalı Spor Salonu'ndan Türkiye Yüzyılı'nı tüm dünya ile paylaşacağız."
KILIÇDAROĞLU'NUN BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİ
"CHP Genel Başkanı başörtüsü tartışmasını yeniden açtı. eğitimdeki ve kamudaki başörtüsü özgürlüğünü de hala hazmedemeyenlerin yüzlerindeki sahte maskenin aralandığını gördük. Biz kadınlarımızı asla başı açık ya da başörtülü diye sınıflamadık. Bay Kemal senin yanındakiler ne yaptılar, üniversitelerimizde ikna odaları kurdular. Orada yavrularımızın başörtülerini maalesef başlarından çekerek aldılar. Benim kendi kızlarım, imam hatip öğrencisi olduğu halde onlar imam hatip okuluna girme noktasında sıkıntıya düçar oldular, ben kızlarımdan bir tanesini bir müdürü arkadaşım olan imam hatip okuluna gönderdim. İstanbul'dan başka şehre. Niye? Çünkü zulmediyorlardı. Bay Kemal siz busunuz bu. Başörtüsü özgürlüğünü gel anayasa güvencesine alalım dedim. Bakalım gelebilecek mi? Göreceğiz. Biz şimdi hazırlıkları yaptık. Anayasa değişikliğini Meclis'e göndereceğiz, gelir ya da gelmez, maksat tüm milletimiz bunu görsün, tanısın. Yandaşlarını da tanısın. 6'lı masayı da tanısın."
"İLK DEFA AÇIKLIYORUM, REFERANDUMA GÖTÜRELİM..."
"Sapkın akımların dayatmalarına karşı ailenin korunmasını da ekleyerek anayasa değişikliği teklifinin hazırlığına başladık, bakalım kim nasıl bir tavır içine girecek. Yeterli çoğunluk sağlanırsa Türkiye için önemli bir kazanım olacaktır. Aksi yönde bir durum ortaya çıkarsa, ülkemizi yeni, sivil anayasaya kavuşturma mücadelemizi inşallah seçimden sonra da sürdüreceğiz. Hatta ilk defa bugün açıklıyorum. Sıkıyorsa gel bu işi referanduma götürelim, bunu da yapabiliriz. Parlamentoda çözülmüyorsa millete götürelim, kararı millet versin."
AYRINTILAR GELECEK...