BTP’nin başlattığı ‘Yeter! Söz Gençlerin’ başlıklı programın ikincisi Trabzon’da yapıldı.
Programın kapanış konuşmasını yapan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, "Faiz sebep, enflasyon neticedir" tezini yeniden ileri süren AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Buna inanmayanlar olabilir. Ben böyle inanıyorum. Benim alanım ekonomi, neticesi de ortada. Uluslararası toplantılarda bu tezimi savundum. Şimdi biz yine indireceğiz dedik. 86’lardaydı enflasyon 64’e düştü. Daha da düşecek. Tüm mesele istikrarımızdır, güvenimizdir. Çünkü kalıcı fiyat istikrarını tesis edeceğiz" şeklindeki sözlerini eleştirdi.
Baş, şunları kaydetti:
Sayın Cumhurbaşkanı, ‘Benim alanım ekonomi, neticesi de ortada’ diyor. Bir de alanı siyaset olaydı neler yaşayacaktık Allah bilir! Kendi ekonomisinin neticesi enflasyon, kendi ekonomisinin neticesi zamlar, neticesi fakirlik.
Hani ‘Kronometreyi sıfırladım’ da demişti ya! Kronometre sıfırlandığında yıkılmış olan sarayların yerine saray yapılmaya başlar. Kronometre sıfırlandığında tek adamdan alınan egemenlik millete verilmişti, milletten alınmış egemenlik yeniden tek bir adamın eline verildi. Şimdi siz kronometreyi sıfırladınız ve bütün mücadeleleriniz anlıyoruz ki Cumhuriyetle.
Ama sizin mücadele ettiğiniz Cumhuriyetin 1923 ile 1929 yılları arasında 6 yılda ürettiği toplam enflasyon yüzde 12. Bugün TÜİK enflasyon açıkladı, ‘boynu kırılmış’ enflasyon yüzde 57. Boynu kırılmış hali bu, yani ölüsü yüzde 40. Sizi şöyle kandırıyorlar; zannediyorsunuz ki enflasyon sıfıra indiğinde fiyatlar geri gelecek! Fiyatlar geri gelmeyecek, mevcut fiyatlar ne ise artık o devam edecek üstüne zam gelmeyecek.
“CARİ AÇIK CUMHURİYET TARİHİNİN REKORUNU KIRDI”
Dövizi yükselttiler, 8 liraydı 19 liralara kadar çıkardılar. Doları niye çıkardılar? O günlerde, ‘İhracatı artıracağız, cari açığımızı kapatacağız’ dediler. Adamların maşallah dediği 3 gün yaşamıyor! Cari açık Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdı! Niye? Bakın, bir ülkenin ihracat yapmak için dövizi yükseltmesi bir yöntemdir. Size ekonomi 101'den bahsedeyim; bunu ülkeler yapabilir, bu bir yöntemdir ama sen iğneden ipliğe yurt dışından ithal ediyorsan bunu yapamazsın! Onu kim yapar biliyor musun? Onu kendi ürünlerini, kendi tarım ürünlerini, kendi endüstri ürünlerini, kendi gıda ürünlerini üreten ülkeler yapar çünkü döviz yükseldiğinde market rafındaki fiyatlar yükselmez ama bizimkiler olayı yanlış anlıyor! Ne yapıyorlar? Enflasyonla mücadele etmek için enflasyonu artırıyorlar. Böyle bir mantık olabilir mi?
"ÖZELLEŞTİRİLMİŞ NEYİMİZ VARSA GERİ ALACAĞIZ"
Bizim siyasi ekonomik anlayışımız şu; özelleştirilmiş neyimiz varsa geri alacağız. Benim karşıma dikilen liberal anlayışlar, ‘Ne kadar eski kafalısınız, bir de genç ve çağdaşım diye iddiada bulunuyorsun’ diyor. Kardeşim ben eski kafalı değilim, ben Atatürk kafasıyla hareket ediyorum, ben Cumhuriyet kafasıyla hareket ediyorum. Atatürk bunu yapmış ve sonucu ortada, 20 yıldır sata sata bitiremediler. Atatürk bir Cumhuriyet kurmuş. Nasıl yapmış? Millileştirerek, devlet tarafından insanını destekleyerek yapmış. Bu arada, yanlış anlaşılmasın özel sermaye ile düşman bir ilişki değil bu! Ben, devlete ait olanın tekrar millileştirilmesinden bahsediyorum! Nedir bu; SEKA’yı kapattılar tekrar açalım, şeker fabrikalarını sattılar geri alalım, tütün fabrikalarını özelleştirdiler geri alalım. Biz bundan bahsediyoruz.”