Verilerinin 'güvenilir' olmadığı yönünde eleştirilerle sık sık gündeme gelen Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve bağımsız akademisyenler tarafından oluşturulan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ağustos ayına ilişkin enflasyon verilerini kamuoyuyla paylaştı. TÜİK, tüketici fiyat endeksini (TÜFE) yıllık yüzde 80,21 aylık ise yüzde 1,46 olarak açıkladı. ENAG verileri ise tüketici enflasyonunu yıllık yüzde 181,37 aylık ise yüzde 5,86 olarak açıkladı.
ENAG, TÜİK'in aksine enflasyon sepetini de açıklıyor. Veriler ise çok dikkat çekici. Buna göre ağustos ayında kışlık ürünlerin fiyatında ciddi yükseliş var. İlk sırada ise kaban yer alıyor. ENAG'a göre erkek kabanının fiyatındaki artış ağustos ayında aylık yüzde 30,97. Kadın kazakları aylık yüzde 21 erkek kazakları ise aylık yüzde 17,93 artmış durumda.
ISITICI FİYATLARI UÇTU
Dikkat çekici detaylardan bir diğeri ise soba fiyatlarında gerçekleşen artış. Kışa hazırlanan yurttaşlar, soğuktan korunmanın yollarını ararken soba fiyatları da can yakacak. ENAG'a göre soba fiyatları aylık yüzde 28,10 yükseldi.
TÜİK enflasyon sepetini açıklamasa da ev eşyasında gerçekleştiği belirtilen artış önemli. Temmuz ayında ev eşyası kategorisi yüksek enflasyonda ulaştırma ve gıdadan sonra üçüncü sırada yer alıyordu. Ağustos ayında ise aylık yüzde 3,67'lik artışla yıllık yüzde 92,02'ye ve ikinci sıraya yükselmiş durumda. Yaz mevisimin etkisiyle gıda enflasyonu yüzde 90 ile üçüncü sırada yer alıyor. ENAG, ev eşyası kategorisinde soba fiyatlarındaki artışa dikkat çekerken TÜİK açıkladığı artışın hangi ürünlerden kaynaklandığını belirtmiyor.
Ev eşyaları ve elektronik malzemeler satan yaygın bir markette, bir ısıtıcı geçen yıl 260 liraya alınabilirken bu yıl aynı marka ve modelde ısıtıcı için 500 lira ödemek gerekiyor. 2 kata varan atış dikkat çekiyor.
NE KAZAK NE MONT ALINABİLİYOR
Kışlık giyim alışverişi ücretli çalışanlar için artık imkansızlaştı. Kışlık bot, mont, kazak fiyatları katlanınca ürünlerin toplam fiyatı binlerce liraya ulaştı. Ucuz olduğu için tercih için tercih edilen yaygın bir giyim mağazasında geçen sene 200 lira olan mont bu yıl 400 liraya çıkmış durumda.
Yaygın tercih edilen bu mağazada erkek montları ortalama 400 lira. Kazaklar ortalama 200 lira, kot pantolanlar ise ortalama 350 lira.
FATURALAR GELMEDEN KORKUTUYOR
Elketrik ve doğalgaza da ardı ardına gelen zamlar yurttaşın endişalerini artırdı. Sonbaharın ilk günü yapılan zamlarla faturalarla yansıyacak bedel geçen yıla göre artacak. Bir ailenin aylık ortalama tüketim elektrik tüketimi 230 kilovat saat.
FATURA İÇİN 30 SAAT MESAİ
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makine Mühendisler Odası (MMO) Başnaı Yunus Yener enerji faturalarına ilişkin yaptığı açıklamada bir ailenin ortalama elektrik ve doğalgaz faurasının 872 lira olacağını belirtmişti. Yener açıklamasında "Ankara’dan örnek verirsek, bireysel ısıtmalı bir konutun aylık doğalgaz faturası 456 TL; elektrik faturası 240 KWH için 416,30 TL, elektrik ve gaz fatura toplamı 872,30 TL’ye ulaşmıştır" ifadelerine yer vermişti.
Böylece bir asgari ücretli gelirinin yüzde 15'ini faturalara ödeyecek. Bir asgari ücretli bu faturayı ödeyebilmek için ortalama 30 saat çalışmak zorunda.
'HİPER ENFLASYONA AZ KALDI'
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, sosyal medyadan yaptığı açıklamada enflasyonun hız kestiğini belirterek "Yüksek enflasyonu bir daha geri dönememk üzere def edeceğiz" açıklamasında bulundu. Ekonomistler ise düşüş eğiliminin yanıltıcı olduğu görüşünde. Ekonomist Uğur Civelek, üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki makasa dikkat çekerek, enflasyonun yükselmeye devam edeceğini hiperenflasyona az kaldığını belirtti. Civelek, yurttaşların enflasyon baskısını çok ağır hissettiğini belirterek şöyle konuştu: "Yaşadığımız talep kökenli değil maliyet kökenli bir enflasyon. Üretici enflasyonunda ciddi artış var. Enerji fiyatlarına da yüklü zamlar geldi. Sanayici ya bu zamları yansıtacak ya da şarteli kapatacak. Maliyet kökenli üretici enflasyonu da tüketici fiyatlarına yansıyacak."
'KÖTÜ POLİTİKALARIN NEDENİ RANT'
Nebati'nin enflasyon açıklamasına da değinen Civelek "Bir masal aleminde yaşıyorlar. İstiyorlar ki yurttaşlar da günü kurtarmaya baksın. Bankalar döviz satsın, yurttaşlar döviz bozsun. Enerjiye gelen zamlar ortada, nakit ihtiyacı ortada, bankalar şirketlere kredi vermeyi kesti. Ekonomi siyasetçilerin keyfini bekleyemez. Rant düşkünlüğünden dolayı bu politikaya devam ediyorlar. Herkes kolay kazanç peşinde. Türkiye'de garimenkul rantı için hep borçlanmaya gidildi, daha fazla gidilecek yer kalmadı ama hâlâ bu rantı yaratmaya çalışıyorlar. Çarklar dönmüyor, bu duruma neden olanlar çözümün parçası olamaycak" diye konuştu.
'BORÇLU YURTTAŞ SAYISI KATLANDI'
Yurttaşların borçluluğuna da değinen Civelek "Enflasyon için 24 yılın rekoru deniyor. İnsanların o zaman dayanma gücü vardı. 24 yıl önce her yüz kişiden 3'ü 4'ü borçluydu. Şimdi yurttaşların yarısı borçlu" dedi.
'SANAYİDE ANİ DURUŞ RİSKİ VAR'
Civelek, artan borçlulukla enfşasyona direnme gücünün de kalmadığını belirterek sözlerini şöyle noktaladı: "Sanayide ani duruş riski var. Ne şirketler ne bireyler borçlarını ödeyemiyor. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz derler. Biz şu an sadece dumanı görüyor, mutfaktaki yangını bu kara kışta göreceğiz."
www.idrak34.com