Dokuz Eylül Üniversitesi’nde 2011 yılından bu yana görev yapan Doç. Dr. Çağdaş Cengiz’in iş akdi, idari ve akademik birimlerden alınan “Hizmetine ihtiyaç yoktur” yazıları sonrası feshedilmesinin yankıları sürüyor.
Cumhuriyet Gazetesini’nin haberinden sonra Eğitim-Sen yazılı bir açıklama yaparak sorumluların hukuk önünde hesap vereceğini bildirdi.
Cengiz’in iş akdinin feshedilmesini “keyfi ve hukuksuz” olduğunun altı çizilen açıklamada, “Uygulamalar öyle boyutlara ulaşmıştır ki iş yeri temsilcimiz Çağdaş Cengiz’e yaşatılanlar adeta eziyete dönüşmüştür. Şöyle ki; Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde uzman (daha sonra öğretim görevlisi) akademik personel olarak göreve başlayan üyemiz 2017’de doktor, 2022’de doçent olmuştur. Üyemiz ve iş yeri temsilcimiz Çağdaş Cengiz, 2018 yılından beri “sebebi anlaşılamayan geçici görevlendirmeler” nedeniyle unvanına ve görev tanımına uygun olmayan birimlerde çalıştırılmıştır. Üstelik bu birimlerde iş tanımı belirsiz pozisyonlarda 13b-4 maddesi uyarınca hukuka aykırı sürelerle görevlendirilmiştir. Görev yeri değişiklikleri ve soruşturmalarla mobbinge maruz kalmıştır. Böylelikle alanında ülkedeki sınırlı sayıdaki akademisyenden birisi olan üyemizin, bilime ve akademiye katkı sağlaması engellenerek suç işlenmiştir” denildi.
“MAHKEME KARARINI YOK SAYDILAR”
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Doc. Dr. Cengiz’in alanında istihdam edilmek üzere yeni öğretim üyesi ilanları çıktığını belirterek, “Yaşanan bu keyfi ve hukuksuz uygulamalar neticesinde İzmir 5. İdare Mahkemesi, üyemizin “görev tanımına ve unvanına uygun olmayan birimlerde görevlendirildiği”ni tespit etmiştir. Bunun “çalışma barışına”, “hizmet gereğine” ve “kamu yararına” aykırı olduğuna, “mesleki hasar” ve “sağlık sorunları” başta olmak üzere ağır kayıplara yol açtığına hükmeden mahkeme, Dokuz Eylül Üniversitesi’ni üyemiz Çağdaş Cengiz’e 20.000 TL tazminat ödemeye mahkûm etmiştir. Bu karara rağmen Dokuz Eylül Üniversitesi yönetimi mahkeme kararını yok saymıştır. İş yeri temsilcimiz Doc. Dr. Çağdaş Cengiz’in sendikacı kimliği ve sendikal faaliyetleri hedef alınmış, hakkında açılan soruşturmalarla ve nihayetinde akademiyle ilişiğinin kesilmesiyle kindar, keyfi ve hukuksuz uygulamalar had safhaya çıkmıştır” ifadeleri kullanıldı.
“ÇAĞDAŞ CENGİZ YALNIZ DEĞİLDİR!”
Konuyu yargıya taşıyacaklarını bir kez daha belirtilen açıklamada “Yargı kararlarını yok sayan, bu kararların etrafından dolaşabileceklerini sanan, keyfi ve hukuksuz uygulamalarda ısrarcı olan Dokuz Eylül Üniversitesi yönetiminin “güç sarhoşluğuna” ve “Ben yaptım oldu” tavrına karşı mücadelemiz bununla sınırlı kalmayacak, üniversite yönetiminin tutumunu her alanda teşhir edeceğiz. Üyemizin akademik çalışma hakkını engelleyenleri, hakkındaki soruşturmaları hukuka aykırı usullerle yürütenleri ve yeniden atamama kararını “oy birliği” ile alan üniversite yönetim kurulu üyelerine bir gerçeği hatırlatmak istiyoruz! Oluşturduğınız bu karanlık düzene son verecek ve yaptıklarınızın hesabını hukuk önünde vermenizi sağlayacağız! Unutmayın, iş yeri temsilcimiz Çağdaş Cengiz yalnız değildir! Bu hukuksuzluk son bulup, Çağdaş Cengiz görevine iade edilene kadar her türlü adımı kararlılıkla atacağız!” denildi.