NASA’nın yaklaşık 5 yıldır üzerinde çalıştığı DART projesi, dün ilk testini başarıyla tamamladı. Ancak şöyle bir nokta var; DART’ın hedef aldığı Dimorphos asteroidi, 160 metrelik bir çapa sahipti. Yani gökyüzünde dolaşan binlerce devasa meteoru düşündüğümüzde Dimorphos küçük sayılabilecek bir görev.
Gezegenimize bahsettiğimiz kadar büyük bir meteorun çarpması bize imkansız gibi geliyor olsa da bununla ilgili sayısız araştırma mevcut. Zira Dünya yüzeyine her yıl binlerce meteor düştüğü biliniyor. Bu sebeple de bir savunma mekanizmasına sahip olmamız, yaklaşan bir gök taşının yörüngesini değiştirebilmemiz oldukça önemli.
Dünya’ya çarpma ihtimali olan birkaç gök taşı var.
Bunlar içinde bilinen en büyük asteroidlerden biri: Bennu. Yaklaşık olarak 525 metrelik bir çapa sahip olan Bennu’nun 2100’lü yılların sonuna doğru Dünya’ya en yakın konumda olması bekleniyor. Gezegenimizin yer çekiminin asteroidin yörüngesini etkilemesi durumunda ise Bennu Dünya’ya çarpabilir.
Son çalışmalara göre anlattıklarımızın gerçekleşme ihtimali 2100-2200 yılları arasında 2700’de 1, 2300’lü yıllarda gerçekleşme ihtimali ise 1750’de 1 olarak görülüyor. Bize ufak bir ihtimal gibi gelse de bilim dünyası bu konuyu fazlasıyla ciddiye alıyor.
Bennu, Dünya'ya çarparsa...
Böyle bir durumda dinozorları yok eden gök taşı gibi bir etki görmeyiz. Bunun başlıca sebebi; Bennu’nun ünlü Chicxulub gök taşı kadar büyük olmaması. Ancak tabii ki hiçbir etkisi olmayacağı anlamına gelmiyor.
Yaşanabilecek olası bir çarpışma halinde 1,1 milyar tondan fazla TNT patlamış gibi bir etki görülebilir. Bu da bölgesel olarak büyük bir yıkıma sebep olabilir. Yani çok fazla yapı yerle bir olabilir, hayvanlar ve insanlar zarar görebilir. Hatta birçoğu hayatını kaybedebilir...
'Dinozorların neslini tüketen meteor' olarak nam salmış Chicxulub Dünya’ya neler yapmıştı?
Dinozorları öldüren şey, kafalarına düşen devasa meteor sonucu ezilmeleri değildi. Birçoğu bu şekilde de ölmüş olabilir ancak meteor daha büyük sorunlar yarattı. Örneğin; denizin bir anda çekilip devasa tsunamilerle birlikte geri gelmesi gibi. Ancak en büyük sorun bu da değildi.
Yapılan araştırmalara göre dinozorların ölmesine sebep olan en büyük şey gök taşının büyük çoğunun sülfürden oluşmasıydı. Nitekim Chicxulub Dünya’ya çarptıktan sonra büyük bir sülfür gazı patlaması yarattı. Gazın havaya karışması sonucu ise hava sıcaklığının donma seviyesine kadar düştüğü tahmin ediliyor. Aynı zamanda da meteorun saldığı gazlar sonrası asit yağmurlarının görüldüğü düşünülüyor. Bilim insanlarına göre dinozorların nesli işte böyle tükendi.
Benzer bir meteor bugün Dünya’ya çarpsa ne olur?
Chicxulub isimli gök taşının yaklaşık 10-15 km çapında olduğu tahmin ediliyor. Yani yaklaşık olarak 9 km yüksekliğindeki Everest dağına yakın bir büyüklüğe sahipti. Benzer bir meteor, Dünya’ya ilk çarptığı anda büyük bir kısmı parçalanacak ve devasa bir krater oluşmasına sebep olacaktır. Ancak burada birkaç önemli nokta var. Gök taşının hangi maddeden oluştuğu gibi. Zira Dünya’ya çarptığı ve parçalandığı anda içindeki tüm mineraller dışarıya çıkacak ve havaya karışması kaçınılmaz olacaktır. Tabii bu diğer etkilerinin yanında biraz daha sönük kalabilir.
Hiçbir zararlı mineral içermiyor olsa bile hem çarpmanın etkisiyle hem de meteorun parçalanmasıyla birlikte kilometrelerce büyüklükte bir alana toz bulutu yağacaktır. Bununla birlikte meteor daha yeryüzüne düşmeden atmosfere girdiği gibi yanmaya ve parçalanmaya başlar. Yani tüm bu felaket senaryoları meteor Dünya'ya düşmeden önce başlayacaktır. Çevresinden savrulan yanan parçacıklar, önlenmesi zor büyük yangınlara sebep olurken; çarpmanın etkisiyle büyük tsunamiler, asit yağmurları ve ani sıcaklık değişimleri yaşanması da oldukça yüksek bir ihtimal. Gök taşının düştüğü konum da fazlasıyla önemli olmakla birlikte günümüz teknolojisiyle bile böyle bir patlama sonrası hayatta kalmamız oldukça zor.
500 km çapında bir gök taşı ise işleri çok daha fazla değiştirebilir.
Discovery Channel'ın 2008 yılında paylaştığı videoya göre, 500 km çapındaki gök taşı tüm gezegeni yok edebilecek yangınlara sebep olabilir. Nitekim gök taşı atmosfere girdiğinde yanmakla beraber küçük parçalara da bölünecektir.
Gök taşından kopan küçük sayılabilecek bu parçalar, Dünya'nın üzerine yağarak gezegenimizi alevler içinde bırakır. Yangından kaçsak bile, bu saatten sonra uzun süre hayatta kalmamız neredeyse imkansız olacaktır.
Peki NASA’nın DART projesinde olduğu gibi devasa bir gök taşının yörüngesini değiştirebilir miyiz?
DART projesinde hedef alınan Dimorphos asteroidi oldukça küçük bir görevdi. NASA, konuyla ilgili yaptığı açıklamalarda şu an için daha büyük bir asteroidin yörüngesini değiştirmek için yeterli teknolojiye sahip olmadıklarını açıkladı. Ancak DART’ın başarılı olması bu teknolojinin gelişmesi ve Dünya’ya büyük zararlar verebilecek asteroidlerin durdurulması için ilk adım olarak görülüyor.
NASA’nın neredeyse bir buzdolabı büyüklüğündeki uzay aracı DART, böyle bir gök taşını hedeflediğinde vücudumuza çarpan sinek gibi etki yaratacaktır. Dinozorları yok eden Chicxulub gibi bir meteoru durdurmak için en az 56 DART’a ihtiyacımız var. Ancak bu yapılsa bile devasa gök taşı, yörüngeden çıkmayabilir. Daha etkili sonuçlar alınması ve daha büyük meteorları yok etmesi için gereken elektrik ve güç kaynakları da oldukça fazla. Hiçbir bilim insanı, şu an için daha büyük ve daha fazla DART’ın bile böyle bir gök taşını engelleyip engelleyemeceğini tam anlamıyla ön göremiyor.
Konuyla ilgili çalışmalar ve araştırmalar sürerken NASA'nın görevinin başarılı geçmesi, birçoğumuzda bilim kurgu filmlerinden alışık olduğumuz senaryoları görmeyeceğimize dair umut oldu. Peki gezegenimize yaklaşan devasa bir meteor olsa ve yapabileceğiniz son bir şey olsaydı siz ne yapardınız?
Kaynaklar: National Geographic, Science Focus, NASA, Mint, How Stuff Works
Görsel kaynakları: WallHere
NASA'nın DART göreviyle ilgili detaylara buradan ulaşabilirsiniz:
www.idrak34.com