Dünyadaki canlı organizmalar için bağımsız bir şekilde hareket etmek en önemli özelliklerden biri olarak görülüyor. Ancak bunun yanında bilim insanları hücrelerin hareket etme yeteneği konusunda yıllardır çalışmalar sürdürüyor. Yeni yapılan araştırmada ise bilim insanları dünyanın en küçük ve bağımsız hareket etme kabiliyetine sahip organizmasını geliştirmeyi başardılar.
BİLİM İNSANLARI YENİ ORGANİZMANIN ÖNEMLİ BİR SONUCU OLACAĞINI DÜŞÜNÜYOR
Scientific Advances'te yayınlanan ve Vice'ın haberleştirdiği araştırma, hücre hareketliliğinin nasıl ortaya çıktığına dair fikirler oluşturdu. Osaka City Üniversitesinden Fen Bilimleri Enstitüsü'nde yüksek lisans öğrencisi olan Hana Kiyama ve Osaka Metropolitan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü'nden Profesör Makoto Miyata tarafından ortaklaşa yapılan bu çalışma, önemli bir aşama olarak görülüyor.
İki araştırmacı makalelerinde, çeşitli filumlarda(aynı soydan gelen ve kuşaklar boyu sürüp giden, canlıların bölümlenmesinde dalların bir araya gelmesiyle oluşan birlik) hareketliliğin gözlemlendiğini ve muhtemelen hayatta kalmanın en önemli belirleyicilerinden biri olduğunu aktardılar.
Hücre hareketliliği, bir hücreye iletilen Housekeeping proteinlerinin küçük hareketlerinden kaynaklandığına inanılıyor. Yine de süreç deneysel olarak kanıtlanmadı ve bu noktada test aşamasında.
Yapılan deneylerde araştırmacılar, JCVI-syn-3b ve syn-3 adlı hareketsiz sentetik bakteriyi genetik olarak tasarladılar. Syn-3'ü yeniden oluşturmak için bir bakteri türünden alınan proteinleri kodlayan yedi gen tanıtıldı. Böylece, 'yüzme hareketi olarak' bilinen davranışı sergiledi.
Söz konusu çalışmada kullanılan Spiroplasma, hücre duvarları olmayan bir grup küçük bakteri olarak tanımlanan Mollicutes cinsidir. Spiroplasma basit metabolizmayı, parazit yaşam tarzına ek olarak koloni morfolojisini ve küçük genomunu paylaşır. Spiral bir şekle sahip olan bu bakteri türü swimming denilen bir hareket kabiliyetine sahiptir. Bu hareket kabiliyeti sebebiyle bu çalışmada yer aldı.
Profesör Makoto Miyata, Spiroplasma sistemini özellikle seçtiklerini söyledi.
Bu çalışma öncelikle bir kavramın kanıtı olsa da oluşturulan yapay bakteri, syn-3'ün bilim insanlarına hücre hareketliliğinin potansiyel olarak nasıl ortaya çıkıp evrimleşmiş olabileceği konusunda daha iyi bir anlayış sağladığı düşünülüyor.