Dünyanın en yaşlı kara hayvanı Jonathan, insanlık tarihinin dönüm noktalarında dünyadaydı. Bir insanın çekilen ilk fotoğrafında (1838), Wright Kardeşler’in yaptığı ilk uçuşta (1903) ve çok daha fazlasında...
Bu inanılmaz hayvanın hikâyesi neydi? Nereden gelmişti? Nasıl bu kadar uzun yaşayabilmişti? İşte Jonathan hakkında bildiklerimiz...
Jonathan, bir adada yaşıyor.
Jonathan; Birleşik Krallık’a bağlı, Atlas Okyanusu’nun güneyindeki volkanik tabanlı ada olan Saint Helena’da yaşıyor. Lucy adında bakıcısı bile var. Lucy, yaşadıkları yeri şöyle anlatıyor:
“Orada her yer sessiz. Etrafta kimse yok. Özellikle kışın sadece Jonathan’ı besleyerek sırılsıklam yağmurda bir ağacın altında onunla birlikte oturabiliyorum. Böyle bir adamla olmak gerçekten çok özel. O gerçek bir ikon.”
Hikâyesi ise 1800’lü yıllara dayanıyor.
1882 senesinde, dönemin valisi William Grey-Wilson’a hediye olarak Şeyşeller’den, St. Helena’ya getirildi. Jonathan’ın doğum tarihi bilinmiyor fakat 1882 yılında olgun bir kaplumbağaydı.
Dev kaplumbağalar genellikle 50 yaş civarında böyle bir olgunluğa ulaşabiliyor. Jonathan’ın resmî doğum günü de 4 Aralık 1832 olarak ilan edildi.
Bu, onu dünyada yaşayan en yaşlı kara hayvanı ve en yaşlı kaplumbağa ünvanına kavuşturuyor. Guinness Dünya Rekorları’na da girdi elbette.
Jonathan’ı daha yakından tanıyacak olursak…
Jonathan, ada için önemli bir turist çekim kaynağı ve Kraliçe Elizabeth dahil olmak üzere pek çok üst düzey yöneticiyle tanıştı.
Sadece insanlarla kaynaşmakla da kalmıyor. Emma ve Fred adlı iki kaplumbağayla da vakit geçiriyor ve ikisiyle de cinsel ilişki yaşıyor.
Katarakt gibi yaşa bağlı bazı problemleri var. Hatta sadece gölge olarak görebiliyor, koku alma duyusu yok. Bunlara rağmen sağlık durumu iyi ve sesleri tanıyabiliyor.
Bebek gibi bakılıyor desek yeridir.
Bakıcısının söylediğine göre 2014 yılında koku ve görme yetisi azaldığında yiyecek bulmakta zorlanıyordu ve zayıflamaya başlamıştı. Bu nedenle lahana, havuç, marul, muz ve Jonathan’ın favorisi guavalardan oluşan bir menüyle beslenmeye geçti.
Bu kadar sağlıklı kalmasını sağlayan diğer bir faktör ise bakıcılarının, onu strese sokacak her türlü şeyden uzak tutması. Mesela eskiden, ziyarete gelen çocuklar Jonathan’ın sırtına oturup fotoğraf çekiliyordu. Bunun, Jonathan için epey stresli bir durum olduğunu tahmin etmek zor değil. Artık böyle bir şeye kesinlikle izin verilmiyor.
İşte bu 192 yaşındaki koca kaplumbağa, adasında yaşlılığının keyfini böyle çıkarıyor…
Kaynaklar: 1, 2Kaplumbağalar hakkında daha fazla içerik: