Aksakal, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 31 Mart'ta DSP olarak 30'u büyükşehir olmak üzere 81 ilde kendi adaylarıyla halkın karşısına çıkacaklarını belirtti.
Aksakal, bazı parti liderlerinin bu seçimleri bir beka meselesi olarak görmediklerine ilişkin açıklama yaptıklarını aktararak, bu fikre katılmadıklarını, DSP olarak bu seçimleri Mayıs 2023 seçimlerinde elde edilen dirayetli toplumsal duruşun devamı niteliğinde ve o günkü karşı duruşu perçinleyecek bir irade olarak değerlendirdiklerini kaydetti.
"28 Şubat, altılı masanın kuruluşunun 2. yıl dönümü"
Önder Aksakal, 28 Şubat "postmodern darbesi"nin 27'nci yılı olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Bugün 28 Şubat, siyasette postmodern sivil darbe girişiminin uygulayıcısı olan altılı masanın kuruluşunun da 2. yıl dönümü. En son 15 Temmuz'da FETÖ militanlarınca gerçekleştirilen faşist askeri darbe girişimini Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı direnişi yanında büyük bir ferasetle bertaraf eden asil Türk milleti, Biden patentli bu 'altılı masa' adını verdikleri postmodern sivil darbe girişimini de yine aynı ferasetle 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde bertaraf etmeyi başarmıştır.
Altılı masa organizatörlerinin amaçlarını ve niyetlerini biz çok açık şekilde görmüştük. Buna karşı da gerek partimize gerekse bizlere karşı yapılan tüm saldırılara göğüs gererek o süreçte devletimizin yanında yer almıştık, bugün de almaya devam ediyoruz. Bu altılı masanın bileşenleri o gün kendileri için yaptığımız siyasi eleştiri ve tanımlamaları bugün birbirlerine karşı, bizim tekrarlamaktan bile haya edeceğimiz düzeyde ve en acımasız şekliyle yapmaktadırlar."
Aksakal, iki yıl önce Türkiye'nin milli birliğine, bölünmez bütünlüğüne, demokratik yaşamına karşı kurulan "ihanet masasının" ana aktörlerinin bugün birbirlerine karşı yıkım stratejilerini hayata geçirmekle meşgul olduğunu savundu.
CHP ile DEM Parti arasındaki seçim işbirliklerine işaret eden Aksakal, "Darbe stratejisini ısrarla hayata geçirme konusunda kararlılıklarını sürdürenler, 'kent uzlaşısı' adıyla yeni bir terminoloji yaratarak aslında 'CHP/PKK/ABD uzlaşısı' olan misyonlarını devam ettiriyorlar." dedi.
CHP'ye eleştiriler yönelten Aksakal, "Kendilerini Cumhuriyet'i kuran parti olarak tanımlayanlar, CHP'yi Atatürk'ün partisi olarak lanse edenler, grup konuşmalarında, partililerine 'Atatürk sizden kazanmanızı istiyor' diye fetva verip Atatürk'ü istismar edenler, 'Biz de Şeyh Sait'in, Seyit Rıza'nın torunlarıyız, 100 yıllık Cumhuriyet'i yıkacağız' diyenlerle iş tutacak; Sonra da millete karşı sanki bir beraberlikleri yokmuş havası yaratmak için medya önünde kavga görüntüsü vereceksiniz. Buna da milletin inanmasını bekleyeceksiniz. Toplumun, bu yalanlarınıza artık karnı tok." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'de nüfus artış oranı düşüyor"
Türkiye'deki nüfus oranlarına dikkati çeken Aksakal, uygulanan negatif politikalar sonucunda nüfus artış oranının sürekli düştüğünü söyledi.
Çocuk, yaşlı ve gençlerin toplam nüfus içindeki oranlarına ilişkin bazı rakamlar paylaşan Aksakal, Türkiye'de genç nüfus oranında azalma, yaşlı nüfusta ise artış olduğunu, bu durumun ekonomiyi olumsuz etkilediğini kaydetti.
Türkiye'de yaşayan mülteci sayısına işaret eden Aksakal, "Ülkemizde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarında doğum oranı hızla düşerken, çeşitli gerekçelerle ülkemizde bulunan göçmenlerin, sığınmacıların nüfusu da büyük bir hızla artmaktadır. Gerekli önlemler alınmazsa gelecekte ülkemizin en büyük sorunu bu olacaktır." şeklinde konuştu.