Avşar, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, kentsel dönüşüme yönelik düzenlemeler içeren "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin, imar affı yasasıyla benzer sonuçları doğuracağını savundu.
İmar mevzuatını eleştiren Avşar, "Yamalı bohçaya dönen, zaman ve kişiye göre istenilen yere çekilen, yönetmelik ve genelgelerle kocaman bir sorun yumağına dönen İmar Kanunu ortada dururken, iktidar yine rant kokan, pişmanlıklara gebe bir teklifle karşımıza çıktı." dedi.
Kanun teklifinde yer alan maddelere ilişkin de görüşlerini paylaşan Avşar, "Bu teklif, müteahhitler ve eski yerleşim yerlerini kafaya takmış beton zenginlerinin iştahını kabartacak. Rezerv yapı alanı ilan edilen yerlerdeki binalar yıkılıp, yerine yeni binalar yapılabilecek, bu alanda evi ve iş yeri bulunanlar şehrin başka bölgelerine taşınabilecek, başkanlıkça el konulmasına olanak sağlanabilecek. Düzenleme, halkı müteahhitlere teslim ediyor." ifadesini kullandı.
Cem Avşar, Şehircilik ve Afet Bakanlığı adıyla afet ve kentsel dönüşümün birlikte yürütüldüğü bir bakanlık kurulması, kurumsal ve organizasyonel yapının yeniden kurgulanması, afet öncesi anı ve sonrası için eylem planı, kriz yönetim senaryoları ve simülasyonlarının yapılması, erken uyarı sisteminin kurulması ve İstanbul özelinde bir planın hayata geçirilmesi önerilerinde bulundu.