Merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler Türkiye'yi yasa boğdu. 6 Şubat'ta meydana gelen çifte felaketi hatırlatan deprem bilimci Prof. Dr. Feyzi Bingöl, son zamanlarda meydana gelen artçı depremlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Prof. Dr. Bingöl, "Bu büyüklükteki depremler Türkiye’de çok sık rastlanılan daha doğrusu dünyada karalarda çok fazla rastlanan bir deprem değildir. İki depremin aynı gün olması da çok az yaşanan bir olaydır ama bizim bu bölge, 3 levhanın birleştiği bölgedir. Arap levhası güneyde, Batıda Afrika levhası ve Kuzey’de ise Anadolu levhası var. Bunlara bağlı çok sayıda faylar var. 6 Şubatta meydana gelen bu iki deprem bölgenin hareketli olmasına neden oldu. Doğu’da Elazığ ve Malatya’nın Pütürge ilçesine kadar olan kısımlar kırıldı. Güney’de Hatay’a kadar olan kısım kırıldı. Yaklaşık 250 kilometre uzunluğunda ki faylar kırıldı. Bazı yerlerde 3 metre bazı yerlerde de 8 metreye kadar olan atımlar meydana geldi. Anadolu güneybatıya doğru kaydı. Bölge dengesizleşti, Konya’nın doğusundan itibaren Kayseri, Sivas ve Malatya’da bölgelerindeki küçük aktif fayların enerjileri yükseldi. Bu büyük faylar ister istemez buralara bir enerji birikmesi gerçekleştirdi. Bu enerji birikmesine bağlı olarak da burada yeni depremler meydana gelmeye başladı. Doğu Anadolu faylarının içerisinde bu iki faya bağlı olarak binlerce artçı depremler meydana geldi. Bu artçı depremler bir süre devam edecektir. Artçı depremler ana depremlerden bir puan düşüğe kadar olabilir. Biz bunu Hatay’da yaşadık. Hatay’ın Samandağ ilçesinde yaşandı. Depremlerin sayısı ve büyüklükleri gittikçe azalarak devam eder ama henüz bitmez. Bu depremler yıllarca devam edecek" diye konuştu.
YAKIN İLLERDE ARTÇI UYARISI
24 Ocak 2020’de Elazığ’da meydana gelen depremlerin artçılarını da zaman zaman yaşadıklarının altını çizen Prof. Dr. Feyzi Bingöl, "Bu büyüklüklerdeki depremlerin artçıları 5 ile 10 yıl devam edebilir. Hatay, Kahramanmaraş, Adana, Adıyaman ve Malatya’da meydana gelen bu depremler artçı depremler olup devam edecektir. Ana büyüklükte bir deprem beklemiyoruz fakat artçı depremler 6 büyüklüğüne kadar da olabilir. Bu depremler Elazığ’ın oldukça Batısında kalıyor. Daha çok Malatya, Adıyaman ve Hatay’ın güneyine doğru oluşacak. Onun dışında Kayseri’de değişik faylar var o faylarda hareketlenmeler var. O bölgede 4 ve 4.5 büyüklüğünde depremler meydana geliyor. Vatandaşların çok sık olarak sorduğu Malatya fayı da, Doğanşehir’den başlayıp Hekimhan’a doğru çıkarak Ovacık’a giden Malatya-Ovacık fayı var. Bu fay üzerinde çalışmalar yeterli değil ama kısa sürede büyük bir deprem üretecek faylar değil. Çünkü bu fayların hareketleri çok yavaş. Bu faylar üzerinde de zaman zaman 4 ile 5 büyüklüğünde depremler oluşabilir Elazığ’da zaten son depremden sonra binaların büyük çoğunluğu boşaltıldı. Boşaltılan binalar yıkılmamış olabilirler ama boşaltıldılar. Bundan sonra meydana gelecek 4,5 ve 5. büyüklüğünde ki depremler Elazığ’ı çok etkilemez. Sadece sarsıntıyı hissedebiliriz" şeklinde konuştu.
KARLIOVA'YA DİKKAT ÇEKTİ
Bingöl’ün Karlıova ilçesinin farklı bir bölge olduğunu da aktaran Prof. Dr. Bingöl, “Kahramanmaraş’tan bahsederken 3 levhanın birleştiğinden bahsettiysek Karlıova’da Kuzey Anadolu ve Güney Anadolu fayının birleştiği bir yer. Doğu Anadolu fayı Karlıova’dan başlıyor Kahramanmaraş’a doğru gidiyor. Diğeri ise Karlıova’dan başlayıp İstanbul’a kadar gidiyor. Bu fayda tek bir fay değil parçalardan oluşuyor. Tek bir fay olsa ve kırılsa onu kıracak depremin büyüklüğünün çok büyük olması lazım. Bingöl’ün Yedisu bölgesi uzun zamandır burada bir faaliyet yok yani deprem oluşmamış enerji birikimi yavaş yavaş oluyor. Burada orta büyüklüğün üzerinde yani 7 veya 7’ye yakın büyüklükte bir deprem olabilir ama zamanını bilemiyoruz. Bu bölge böyle bir deprem oluşturmaya gebe bir bölgedir" dedi.