Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen depremle on binlerce kişi hayatını kaybederken, binlerce iş yeri de zarar gördü. Depremden etkilenen binlerce kişi de hayatlarına devam edebilmek için başka şehirlere göç etti. Depremin ardından ortaya çıkan göç nedeniyle bölgede tarımsal faaliyetler, kısa süreli de olsa sekteye uğradı.
Özellikle Türkiye'nin turunçgil üretiminin yüzde 60'nın yapıldığı deprem bölgesindeki kentler, yaş meyve ihracatının da yüzde 40'ını sağlıyor. Bölgedeki turunçgillerin bazılarının hasat zamanları geldi, bazılarının ise hasadı yaklaşıyor.
Hasadın sekteye uğraması ve meyvenin ağaç üzerinde kalması durumunda bir sonraki yılın ürününde de rekolte düşüklüğü yaşanabileceği, böyle bir gelişmede ise bir sonraki senenin ihracat rakamlarının düşebileceği kaydedildi.
"BİR SONRAKİ YILIN ÜRÜNLERİNDE DE AZALMA MEYDANA GELEBİLİR"
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Erkan, depremin etkilediği 11 ilin özellikle Türkiye'deki meyvecilikte önemli potansiyele sahip olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Erkan, “Başta Hatay olmak üzere Türkiye turunçgil üretiminin yüzde 60'ı, depremden etkilenen bölgelerde üretiliyor. Bu bölgede doğru zamanda bu hasatların yapılması gerekiyor. Hasat zamanında tamamlanamazsa bir sonraki yılın ürünlerinde de azalma meydana gelebilir. Hasadın gecikmesi durumunda meyve kalitesinde de bozulmalar yaşanabilir" dedi.
Bölgedeki çiftçilerin desteklenmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Erkan, “Portakal, mandarin, limon, altıntop olmak üzere ürünlerin hasat zamanı geliyor. Şu an kütdiken limonu ve yakında da Valencia portakalının hasadı başlayacak. Bu bölgede meyvecilikle ilgili işlemlerin ivedilikle yapılması gerekiyor. Türkiye buğday üretiminde de önemli yere sahip. Üreticiler için mevsim de dikkate alındığında tam üst gübre dediğimiz gübrelemenin şu anda yapılması gerekiyor. Üreticilere gübre ve mazot desteğinin sağlanması da üretimin devamlılığı açısından son derece önemli" diye konuştu.