Geçtiğimiz hafta terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan'ı ziyaret eden ve ardından siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştiren DEM Parti İmralı heyeti, temaslarını sürdürüyor.
Heyet, bugün Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş ile görüşmek için Edirne Cezaevi'ne ulaştı.
DEM heyeti ile Demirtaş arasında görüşme gerçekleştirildi.
Buldan, Türk ve Önder görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.
Selahattin Demirtaş’ın mesajını aktaran Önder, “Gelişmekte olan sürece katkılarının ve desteklerinin tam olduğunu size iletmemizi istediler.” dedi.
"SPEKÜLASYONLAR BARIŞA HİZMET ETMİYOR"
Sırrı Süreyya Önder şunları söyledi:
“Selahattin Bey’in Twitter hesabından geniş bir açıklama yapılacak. Özellikle televizyonlarda, bu konuda spekülasyon yapılıyor. Sürecin şeffaf yürümediğine dair eleştiriler var. Arkadaşlar, bunlara gerek yok. Bunlar gelmekte olan barışa hizmet eden şeyler değil. Şu an çözersek iki tarafla çözeceğiz, eğer bu fırsatı da kaçırırsak 72 taraf bu işe müdahil olacak. Kamuoyunda aydın, sanatçı bu sürece destek veren bütün kardeşlerimiz ilk defa böyle geniş bir paydada buluştuk.”
"BİZİM AMACIMIZ İKİ HALKIN YENİDEN KUCAKLAŞMASI"
Heyetteki Ahmet Türk, “Bizim amacımız binlerce yıl beraber yaşamış iki halkın yeniden kucaklaşması, kadim dostluğun tekrar yerine getirilmesidir.” derken, Pervin Buldan ise “Biz heyetimiz adına hem Sayın Demirtaş’a hem sayın Mızraklı’ya teşekkür ediyoruz. Hepimizin yolu açık olsun.” ifadelerini kullandı.
DEM HEYETİ, DEMİRTAŞ'LA GÖRÜŞTÜ
Heyette; DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan, İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk yer aldı.
Diğer yandan DEM Parti heyeti, pazar günü ise Kocaeli Kandıra Cezaevi’nde tutuklu bulunan Figen Yüksekdağ’la görüşecek.
YARIN DA FİGEN YÜKSEKDAĞ ZİYARET EDİLECEK
Bu ziyaretin de yarın saat 13.00'te gerçekleşmesi planlanıyor.
DEM Parti İmralı heyetinin, siyasi parti turu ve ziyaretlerinin ardından sürece ilişkin kapsamlı bir açıklama yapması bekleniyor.
DEM Parti, açıklamanın hafta sonu olmayacağını, daha sonra kapsamlı bir açıklama yapılacağını bildirdi.
DEMİRTAŞ'TAN AÇIKLAMA GELDİ
Son olarak Selahattin Demirtaş'tan da görüşmenin ardından bir açıklama geldi.
Demirtaş, "Bizim açımızdan bu süreç demokratikleşme, barış ve kardeşlik sürecidir" dedi ve desteğinin tam olduğunu duyurdu.
Demirtaş ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan, Devlet Bahçeli ve Özgür Özel'e sürece katkılarından dolayı teşekkür etti.
"BU DÖNEMİN EN HASSAS KONUSU KAMUOYU DESTEĞİDİR"
Demirtaş şunları söyledi:
Değerli Kardeşlerim, DEM Parti İmralı Heyeti'mizin ziyareti vesilesiyle herkese yürek dolusu selam, sevgilerimi iletiyorum. Büyük bir fedakarlık ve ciddiyetle çalışmalarını sürdüren heyetimize de teşekkürlerimi sunarken ayrıca kendilerine, partimiz DEM Parti'ye, özellikle İmralı Tecrit Adasında demokratik çözüm ve barış için büyük çaba sarf eden Sayın Abdullah Öcalan'a güven ve desteğimin tam olduğunu belirtmek istiyorum.
Bu dönemin en hassas konusu kamuoyu desteğidir. Bu nedenle şeffaflık son derece önemli ve gereklidir. Heyetimizin, şeffaflığın gereği olarak Meclis'teki siyasi partileri bilgilendirmesi, önümüzdeki günlerde de sivil toplum örgütlerini, siyasi ve toplumsal çevreleri bilgilendirecek olması değerlidir. Ayrıca barış dilinin tüm çevrelere hakim olması da önemlidir. Bu konularda konuşan herkes tehdit, şantaj, aşağılama dilinden ve provokatif söylemlerden uzak durmalı, yenme ve yenilme üzerinden boş ve anlamsız bir retorik oluşturmak yerine herkesin, hepimizin kazanacağı ortak bir gelecek üzerinde durmalıdır.
"ÖCALAN İNİSİYATİF ALACAKSA YANINDA OLACAĞIZ"
Her ne kadar sürece bir isim konulmasından ısrarla kaçınılıyor olunsa da bizim açımızdan bu süreç. "Demokratikleşme, Barış ve Kardeşlik" sürecidir. Bizler demokratik, barışçıl zeminde siyaset yapan aktörler olarak çatışmaların, şiddetin kalıcı şekilde son bulmasını arzuluyor, istiyor, destekliyoruz. Sayın Öcalan, koşulları oluştuğunda bu konuda bir inisiyatif alacaksa yanında olacağımızı belirtiyoruz. Olası bir çağrının tüm inisiyatifi elbette kendisindedir. Kendisinin de belirttiği gibi, böylesi bir çağrının hukuki, siyasi zeminini oluşturma sorumluluğu da iktidar ve parlamentodadır. Bizler, barış girişimlerine bu aşamada her türlü desteği sunarız. Ancak çağrıyı yapacak olan da olası bir çağrının muhatabı da biz değiliz. Siyasetçiler olarak bizim rolümüz ve misyonumuz, barış zeminini güçlendirmek, tarafları barış için cesaretlendirmek, teşvik etmek ve barışı kolaylaştırmaktır. Fakat bundan da öte temel sorumluluğumuz; demokrasi, özgürlükler, eşitlik, adalet ve temel insan hakları için barışçıl, sivil, siyasi mücadeleyi büyütmektir. Bu mücadelenin kanal ve imkanlarının şimdiden açılması gerekir ki barış zemini de güçlensin. Bu hususu da ilgililerin dikkatine sunmak isteriz.
Herkes şunu bilmeli ki, ortada bazı iyi niyetler ve bu iyi niyetlerle yürütülen hazırlıklar var. Ancak sürecin ete kemiğe bürünebilmesi için, güven verici somut adımların hızlıca atılması gerekiyor. Yıllardır bu topraklarda tarifi imkansız acılara neden olan ve ülkenin bütün enerjisini tüketen çatışmaların ortadan kaldırılması, siyasal bir barışın sağlanması için her türlü desteği vermeye hazırız. Ancak siyasal barış, beraberinde toplumsal barış yani demokratikleşme, eşitlik, adalet ve özgürlükler mücadelesinin tüm kanallarını açacak şekilde yapılırsa kalıcı olur, herkesin ve ülkenin yararına olur. Bu şekilde, siyasal barışın toplumsal desteği de artar, halkın ekseriyetinin sahiplenmesiyle tüm provokasyonlar ve baltalama girişimleri de boşa çıkar.
LİDERLERE TEŞEKKÜR ETTİ
Yine bu kritik ve tarihi dönemde, Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Özgür Özel ve diğer tüm parti liderlerine, barış için aldıkları ve alacakları inisiyatifler nedeniyle teşekkürlerimi sunuyor, desteğimi iletiyorum. Her türlü kişisel, partisel çıkarın ötesinde, demokrasinin güçlenmesine dair atılacak her adımın tereddütsüz yanında olacağımı belirtiyorum.
Son olarak şunu da özellikle belirtmek istiyorum; Kürtlerin çoğunun yönü de yüzü de Türkiye'ye dönüktür. Barış ve güçlü bir demokrasi inşa edilebilirse bu süreçten hep birlikte kazanarak çıkacağımıza inanıyorum. Bunun için, Türkiye Cumhuriyeti devletinin de yönünü, yüzünü tüm Kürtlere çevirerek büyük ve onurlu barışın inşasını sağlayacağını umuyor, diliyorum. Heyetimize tekrar teşekkür ederken başarı dileklerimle birlikte, bir kez daha hepinize Sıcak selam, sevgilerimi iletiyorum.