CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Kahramanmaraş merkezli depremlerin hemen ardından partisinin 110 milletvekilinin bölgeye gittiğini anlattı.
Partisinin, can kayıplarına yol açan kusurları işleyenlerin cezalandırılması ve affedilmemesi için gerekenleri yapacağını dile getiren Özel, cezalandırma aşamasında herhangi bir siyasi ayrıma gitmeyeceklerinin ve evrensel hukuk ile ülkenin kanunlarına uygun hareket edeceklerinin sözünü verdi.
Depremin ardından İskenderun Limanı'nda çıkan yangının kolayca söndürülebilecekken bunun yapılmadığını belirten Özel, "Kimin konteyneriyse, biliyoruz; içinde ne varsa, çıkacak elbet; yansın istiyor. Koca İskenderun'da limanı cayır cayır yaktılar. Günlerce sürdü. Yangın haberini yapana soruşturma açtılar" diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, 1999 depremi sırasında Başbakan Yardımcısı olduğunu anımsatan Özel, "Geçmişte sana yaptılar, şimdi ettiklerini buluyorlar, sen yine onların yanındasın" ifadelerini kullandı.
Osmaniye'ye gittiğini ifade eden Özel, Devlet Bahçeli'ye ait bir evin bulunduğu sokakta yıkılan binaların ve depremzedelerin bulunduğunu ancak bu evin kapılarının açılmadığını söyledi.
'DAHA VERECEK BİR AYI YOK BU MİLLETİN SİZE'
Özgür Özel, Cumhur İttifakı'nın arama kurtarma çalışmalarında gösteremediği koordinasyonu hakaret ve küfür etmede gösterdiğini belirtti. Erdoğan'ın dün sarf ettiği bazı kelimeleri aktaran Özel, "Ben küfürlerine cevap vermem zaten ama millet onun hakkını, notunu verir. Diyor ki 'Bana bir yıl süre verin, nasıl düzelteceğimi göstereyim.' Sana 21 yıl verdiler, nasıl yıktığını, enkaz yarattığını, nasıl liyakatsizlerle beceriksizce bir yönetim olduğunu gördük. Daha verecek bir ayı yok bu milletin size" dedi.
'ASKERE SIĞINDI' DEDİRTMEMEK İÇİN MİDİR?
CHP Grup Başkanvekili Özel, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Depremin hemen ardından askerin sahaya inmediği iddialarının sorulması üzerine Özel, bu konuda muhtelif rivayetler olduğunu söyledi.
AFAD'ın depremde aciz kaldığını kaydeden Özel, "Süleyman Soylu, Martılar'ı dinliyordu. O sabah duya duya selaları duyduk. Depremde erken uyarı için bir şey çalmadı, ölenler için sela okundu. AFAD tartışılmasın diye, felaketin boyutlarından bihaber veya 'bir şekilde hallederiz' mantığıyla askeri sahaya sürelim talebine itiraz ettiği, sürülmüşlerin bir kısmının geri çağrıldığı, sayının 7 bin 300'de kaldığı söyleniyor" diye konuştu.
Özel, yeterli sayıda askerin sahaya gönderilmemesinin nedenini sorarak, "Askeri sahaya sürmemesi 'Askere sığındı' dedirtmemek için midir? Bir ihtimal 'Darbe paranoyası' diyorlar, bundan mıdır, başka bir sebebi mi vardır, cevaplayacak olanlar, Hulusi Akar'dır, Ömer Çelik'tir, Tayyip Erdoğan'dır" ifadelerini kullandı.
'YSK'YE VERİLMİŞ BİR GÖREV VAR'
Özgür Özel, seçim tarihine ilişkin bir soru üzerine, depremin ardından yaraların sarılıp seçimin vakti zamanında yapılmasının mümkün olduğunu söyledi. Seçimin 14 Mayıs'ta da 18 Haziran'da da yapılabileceğini dile getiren Özel, şunları kaydetti:
"Seçimin sonucunu bile bile 14 Mayıs'ta seçime neden gitmek isterler? Bize gelen bilgi ve senaryo şuydu, önce Devlet Bey konuşacak ve diyecek ki, 'Ne seçimden ne milli iradeden kaçarız.' Sonra AK Parti'den eski ve mevcut yöneticiler konuşacak. Sonra Tayyip Bey biraz daha ölçümleri aldıktan sonra seçim yapmak istediğini söyleyecek, belki de seçim kararını alacak. Senaryonun son sayfasında YSK'ye verilmiş bir görev var; YSK'deki askerler de o görevi yapıp enkazın altından Tayyip Bey'i, AK Parti iktidarını kurtaracak. Pazartesi günü MYK toplantımızda üzerinde konuştuğumuz bu senaryonun Devlet Bey'e ait kısmı oynandı. Bakalım devam edecekler mi? Ama millet kendisine karşı yazılan bu tip senaryoları hep yırtıp atmıştır. İstanbul seçimlerinin tekrarlanması ve İstanbul'un CHP'ye verilmemesi senaryosuna verdiği cevabı unutmasınlar. Ne yaparlarsa yapsınlar milletten ve hesap vermekten kurtulamazlar."