HABER7
Henüz üç yıldan fazla sürenin olduğu cumhurbaşkanlığı seçimleri için adaylık kavgalarının ring sahasına dönüşen Cumhuriyet Halk Partisi bölünmenin eşiğinde... Partiye yönelik anketlerde rakiplerini geride bırakan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile ‘mağdur’ algısı ve lobi gücüyle öne çıkmaya çalışan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında ayyuka çıkan adaylık geriliminde bugün yeni safhaya geçildi.
ÖZEL SAFINI RESMEN NETLEŞTİRDİ
CHP’nin cumhurbaşkanı adayının parti üyelerinin oyuyla ön seçimle belirlenmesi formülünü ilan eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugünkü grup toplantısında vites yükselterek, “Erken seçimin adayı erken belirlenir. Erkenden yola çıkacağız” dedi. Özel, İmamoğlu’nun büyük destek verdiği ön seçim formülüyle ilgili itirazlara kapıları kapattı.
ABB Başkanı Mansur Yavaş ile eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ön seçim kararına karşı tutumu yok sayıldı.
Böylelikle CHP içerisinde ağırlığı olan iki görüş arasında yaşanan cepheleşmede saflar netleşti.
YAVAŞ’TAN NET TAVIR: ŞİMDİ ERKEN
Özgür Özel’in 28 Ocak’taki grup toplantısında duyurduğu ön seçim formülüne karşı Mansur Yavaş, “Aday belirlemenin çok erken olduğu düşüncesindeyim. Seçim tarihi belli değil, o zamana kadar her şey değişir.” demişti.
Mansur Yavaş’ın ülkücü kökenli olduğu gerekçesiyle CHP içerisindeki ağırlığının Ekrem İmamoğlu’na göre daha az olduğu görüşü paylaşılıyor. CHP üyeleri özelinde aday belirleme çabasına Mansur Yavaş’ın bu nedenle soğuk baktığı değerlendiriliyor.
KILIÇDAROĞLU: AYRIŞMAYI TETİKLEYECEK
CHP’de mevcut 50 milletvekili ile yakın temas halinde olan eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu da aday belirleme tartışmalarına sert sözlerle karşı çıkmıştı. Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanlığı adaylığının sanki tek gündemimiz ve sorunumuzmuş gibi gündemde tutulması, muhalefet bloğunun ve partimizin motivasyonu düşürürken, iktidarı rahatlatmaktadır. Önceliğimizin erken seçim talebi olması gerekirken, enerjimizi farklı alanlara harcamamalıyız. Bunu bir 'erken doğum' olarak tanımlayabiliriz. Erken doğumların riskini ise hepimiz biliyoruz. Böyle bir süreç, ‘pimi çekilmiş el bombasının partinin içine konması demektir. Bugünden bir Cumhurbaşkanlığı tartışması başlatırsak, seçmenin gündemi ile partinin gündemi ayrışacaktır. Bu en çok partiye zarar verir. Böyle bir sürecin başlaması, partinin birliğine ve bütünlüğüne zarar vermeyecek midir? Parti içinde ayrışmayı tetiklemeyecek midir?” demişti.
KARŞI KARŞIYA GELDİLER
Son düzlemde Özgür Özel ile Ekrem İmamoğlu "ön seçimci" cephede yer alırken, Kemal Kılıçdaroğlu ile Mansur Yavaş "itirazcı" safta konumlandı.
Bu ayrışmanın parti politikalarına nasıl yansıyacağı, ön seçim sürecinde partide yükselecek tansiyonla nasıl başa çıkılacağı ve bu dağınıklığın getireceği kaosa milletin iktidar seçeneği sunup sunmayacağı önümüzdeki günlerde netleşecek.