14 Mayıs seçimleri için 2 aydan kısa bir süre kalırken, milletvekili aday listeleri hazırlanmaya devam ediyor. Partilerin yoğun mesai harcayarak oluşturmaya çalıştığı listelerdeki isimler ise geçmişten günümüze yaşanan birçok manzarayı açıklamaya yardımcı oluyor. Milletvekili aday adayı listelerine bakıldığı zaman AK Parti'yi yargıya yön vermekle suçlayan CHP'nin yargıyı nasıl arka bahçesine çevirdiği ortaya çıkıyor.
BAROCULAR CHP'DEN LİSTEYE GİRDİ
Baroları CHP'nin arka bahçesine çeviren, tarafsızlığı ayaklar altına alıp siyasi konularda CHP lehine ahkam kesen isimlerden bazıları, cübbelerini çıkarır çıkarmaz CHP'den milletvekili aday adayı oldular. Bir çok ilin baro başkanı milletvekili aday adaylığını CHP Genel Merkezi'ne resmi olarak bildirdi.
BAŞÖRTÜSÜ KARŞITI EMİNAĞAOĞLU
Bu isimlerin başında Başörtüsü karşıtı söylemleriyle tanınan eski Cumhuriyet Savcısı ve eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu geliyor. Eski Cumhuriyet Savcısı Eminağaoğlu CHP'den milletvekili aday adayı oldu. Eminağaoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın büyük zorluklarla Türkiye'ye getirdiği başörtüsü hürriyeti zamanında atılan adımlara karşı çıkan isimler arasında yer alıyordu. Orta öğretimde öğrencilerin başörtü ile derslere girebileceği düzenlemeyi hedef alarak Danıştay'a dava açan Eminağaoğlu, verdiği dilekçede ise oğlunu örnek vererek yaşanacak durumdan olumsuz etkileneceğini belirtmişti. Eminağaoğlu, başörtüsüne karşı çıktığı dava dilekçesinde şu ifadelere yer vermişti:“Karma eğitim nedeniyle kız öğrencilerle birlikte aynı ortamı paylaşan oğlum da, kız öğrencilere yaratılan o geniş ortam dışında olamadığından, dinsel uygulamalarının doğrudan etki alanında kalmakta, bu düzenlemeden doğrudan etkilenmektedir”Öte yandan Eminağaoğlu, HDP'ye devlet yardımının durdurulmasına da karşı çıkmıştı.
BARO BAŞKANLARI SIRAYA GİRDİ
CHP listelerinden milletvekili olmak için CHP Genel Merkezi'ne başvuran baro başkanları şu şekilde sıralanıyor;
Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı ve Eski Trabzon Baro Başkanı Sibel SuiçmezMuğla Barosu Başkanı Cumhur UzunMersin Baro Başkanı Bilgin YeşilboğazKocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin CandemirKocaeli Baro Başkanı Tamer SolakoğluKocaeli Baro Başkanı Fahri ÖrengülEski Antalya Baro Başkanı Polat BalkanEski Bursa Baro Başkanı Asude ŞenolGEÇTİĞİMİZ DÖNEM VEKİL OLAMAYANLAR YİNE ADAY OLDU
Diğer taraftan CHP vekil yapamadığı baro başkanlarının elinden kaçmasına da müsaade etmiyor. CHP 27. dönem milletvekili olamayan hukukçuları da Parti Meclisi Üyesi olarak değerlendirdi. CHP'li isimler 28. dönemde ise yine adaylık başvurusunda bulundu.Bu hukukçu isimler ise şu şekilde sıralanıyor;
Ankara Baro Başkanı Hakkı Süha OkayAvukat Umut AkdoğanAvukat Hasan Efe UyarAvukat Gökhan GünaydınAvukat Sevgi KılıçHukuk danışmanı Gizem ÖzcanİNÖNÜ VE ECEVİT'İN AVUKATI AYM BAŞKANI OLDU
CHP'nin yargıyı en aktif ve arka bahçesi gibi kullandığının en açık örneklerinden biri de geçmişte unutulan bir örnekle ortaya çıkıyor. 1953'te ilk kez kurulan CHP Genel Merkez Gençlik Kolları'nın 15 üyesinden birisi olan, CHP Lideri İsmet İnönü'nün ve eski CHP'li Bülent Ecevit'in avukatlığını, CHP Genel Merkezi'nin ise hukuk danışmanlığını yapan Yekta Güngör Özden Anayasa Mahkemesi Başkanlığı yaptı. Özden, 2 Mart 1988’de Anayasa Mahkemesi Başkanvekilliği’ne, 8 Mayıs 1991’de Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na birinci kez, 25 Mayıs 1995'te ikinci kez getirildi.
CHP'DEN YARGIDA KADROLAŞMA İTİRAFI
Geçmişte eski CHP Milletvekili Barış Yarkadaş Adalet Bakanlığı tarafından avukatlıktan geçişle alınan 900 hakimin 800’ünün AK Parti’li olduğunu iddia etmiş, bu iddianın yalan olduğunun ortaya çıkmasının ardından CHP'nin yargıda en fazla kadrolaşan parti olduğu tespit edilmişti. Konuyla ilgili olarak DYP-SHP Hükümetleri dönemlerinde Adalet Bakanlıklarına SHP ve CHP’li isimler getirilirken dönemin Adalet Bakanları Seyfi Oktay ve Mehmet Moğultay hakim ve savcı kadrolarını kendi partilerinin sempatizanları ile doldurmuştu. Dönemin Adalet Bakanı Mehmet Moğultay yargıdaki kadrolaşmayı itiraf ederek, “Evet, hükümetten sınavlı beş bin kişilik kadro çıkarttım. Doğu’dan Güneydoğu’dan gelen insanlar aç mı, işsiz mi kalsın? Bu kadroları örgütüme vermeyip de milliyetçilere mi verseydim? Seyfi Oktay ve benim dönemimde de iki bin hakim aldık. Bu aldığımız kadrolar, ileride yeşerecek demokrat insanlardır. Yaptığım suçsa işlemeye devam edeceğim. Ben yılmayacağım, bu makamı da terk etmeyeceğim” sözleri ile kadrolaşmayı itiraf etmişti.