“Mama lobisi” kavramını daha önce duymadıysanız sosyal medya ile haşır neşir değilsinizdir. Özellikle köpeklerin sokaklardan tamamen toplanmasını isteyenler bu kavramı sıkça öne atıyor. Bu kişilerin aktarımına göre sözü geçen mama lobisi köpeklerin çoğalması üzerinden para kazanıyor. Ne kadar köpek varsa o kadar mama satılıyor, mantık bu. Ancak bu kişilere göre lobiye(!) sokağındaki hayvana mama veren bizler bile hizmet ediyoruz. Bir tek bu köpeklerin çoğalmasına izin verenler hizmet etmiyor. Yalnız bu değil, daha pek çok çelişki var.
Evet, mama Türkiye’de gerçekten önemli bir sektör, çok büyük bir pazarı var. Belki de bu denli büyük olması bir yerinden köpeklerin hedef alınmasının altını da doldurabilir. Gerçi mama sorununa köpeklerden çok kedi lobisi (!) (yazarken aklıma öfkeli bakışlı kedileri getiriyorum) hizmet ediyor ama nedense kedilerin lafı edilmiyor. Şaka bir yana, edilmesin tabii. Bari onlar rahat bırakılsın. Ancak çelişkilerden birinin de bu olduğunu söylemek gerek. Bu lobi köpeklerin artışından besleniyor. Öte yandan gönüllü olarak kendi cebinden köpekleri kısırlaştıran yurttaşlar, “belediyeler yasaya uysun, kısırlaştırma yapsın” diyen dernekler suçlanıyor. Kaldı ki kısırlaştırma yurttaşların görevi değil. Şu soruları sormamız gerekiyor: Eğer bir mama lobisi varsa, bundan en çok kim fayda sağlıyor? Bu köpeklerin üremesine izin veren kim?
Şu an en ucuz mamanın fiyatı bile epey arttı. İnanın, bu artışa karşın hayvanları besleyen kişiler evde yemek yapsa ya aynı fiyata denk gelir ya da daha pahalı olur. Harcanan zaman da cabası. Hele de kediler gibi protein ağırlıklı beslenen hayvanlara yetişmek çok zor. İnsanlar bir lobiye hizmet için değil, daha mantıklı geldiği için ve vicdanen zorunlu hissettiklerinden mama alıyor. Kaldı ki hâlâ mamalardan yüzde 18 KDV kesiliyor. İyi pazarlar…
www.idrak34.com