Memleket Partisi Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin, kendisini desteklemeyen ünlü isimler için kullandığı "sözde sanatçılar" ifadesi gündem olmuş Fazıl Say, Genco Erkal, Şahan Gökbakar ve Gökhan Özoğuz ile birçok sanatçı İnce'nin bu sözlerine tepki göstermişti.
ÖZÜR DİLEDİ
Son olarak İnce, gelen eleştirilerin ardından sosyal medya hesabından bir özür mesajı yayımladı. John Steinbeck'ten bir alıntı yapan İnce, 'sözde sanatçılar' ifadesinden dolayı bütün sanatçılardan özür dilediğini söyledi.
İnce, özür mesajında şu sözlere yer verdi:
"John Steinbeck, 'Bir insana dengesini kaybettirip, sonra da normal davranmasını bekleyemezsiniz.' der. Üzerimize çok gelindi. Normalde hiç kullanmadığım bir ifade olmasına rağmen basın toplantısında ağzımdan 'sözde sanatçılar' şeklinde bir ifade çıktı. Üzülerek gördüm ki bunu üzerine alınan kıymetli sanatçılarımız olmuş. Bu ifade nedeniyle, bırakın adı geçen kıymetli sanatçılarımızı, ülkemin bütün sanatçılarından özür diliyorum. Ne derlerse desinler, ne yaparlarsa yapsınlar, sanatçıların başımızın üzerinde yeri vardır."
'SIRRI SÜREYYA ÖNDER'Lİ YANIT
İnce'nin özrü kamuoyunda tartışılmaya devam ederken; İnce'ye bir yanıt da ünlü oyuncu Bülent Emrah Parlak'tan geldi.
İnce'ye, eski HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder taklidiyle yanıt veren Parlak, "Kalbi kırdıktan sonra gelen özür, doyduktan sonra sofraya gelen tuz gibidir. İhtiyaç kalmaz" dedi.
Parlak, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"İnce, biraz önce sosyal medyadan dün paylaşmış olduğun sanatçılar açısından saçma sapan, aşağılayıcı, hakaretamiz ve hepimizin bildiği, tanıdığı ve de nefret ettiği bir üslupla yapılmış olan açıklamadan ötürü özür dilemişsin. Özür bizim toplumumuzda ve de dünyadaki diğer toplumlarda insanlar için iletişimde çok kutsal mahiyette bir yerdedir. İnce sana iki tane tavsiye vereceğim kardeşim. Eğer dinlersen zihnin berraklaşacak.
Şimdi özür dilerken nedeni belli olmaz, dünya edebiyatından John Steinbeck'ten örnek vermişsin. Ben de sana diyorum ki kalbi kırdıktan sonra gelen özür, doyduktan sonra sofraya gelen tuz gibidir. İhtiyaç kalmaz. İnce, bu ülkenin kalbini kırdıktan sonra özür dilediğinde hiçbir ihtiyaç kalmayacak. Yapma kardeşim. İkinci olarak da, Steinbeck'i rahat bırak. Bak sana Pablo Neruda'dan örnek verdim. Senin bu yaptığını yemin ediyorum Salvador Dali yapmaz. Haydi eyvallah!"