Aileler oldukça masumane bir düşünceyle, bebeklerinin doğa ile de tanışmasını ve alıştığı ev ortamından ziyade bambaşka bir yüzeye temas etmelerini sağlayarak, onların farklı bir deneyim yaşamasını ister. Fakat gördüğünüz üzere genellikle işler pek de yolunda gitmez.
Şimdi bebeklerin hangi sebeplerle çimlere basmaktan kaçındığına bakalım.
Öncelikle bu tip videolara denk gelmediyseniz şu videoya göz atabilirsiniz:
Aslında bebeklerin neden bu tarz bir tutum sergilediği noktasında farklı görüşler var.
Görüşlerden ilki; bebeklerin ahşap, fayans ya da halı gibi daha yumuşak ve rahat yüzeylere alışkın olduklarından, çimlerden korkmaları ve bir ön yargı geliştirmiş olmaları yönünde.
Bebekler büyüdükçe ve doğru orantılı bir biçimde sinir sistemleri de gelişim göstermeye devam ettikçe; görüşleri, duyumları ve sesleri yoğunlaşır. Yani dikine ve bir bakıma keskin bir yapıya sahip olan çimler, onların hazırlıksız yakalanmalarına sebep olabilir.
Düşünülenin aksine bu durum, bebeklerin çimlerden nefret ettikleri ya da uzun süre boyunca çimlerden kaçınacakları anlamına gelmez. Tahmin edilenin aksine bu davranış, onlar için yeni ve alışılmadık bir deneyim olarak ifade edilebilir.
Ayrıca bu gariplik, çimlerin yüzey sıcaklığıyla ve dokusuyla da ilişkili olabilir. Doğduğu süre boyunca yatak, koltuk ve halı gibi yüzeyler üzerinde bulunmaya alışkın olan bebekler için çimlerin sıcaklığı ve yüzeyi, bir hayli farklı hissettirir. Doğru orantılı olarak da bu yüzeye ve sıcaklığa alışkın olmayan bebek, kaçınma refleksi gösterir.
Bir diğer görüşe göre çimenler, bazı bebeklerin “aşırı duyusal yükleme” ile karşı karşıya kalmasına sebep olabilir.
Elbette bu durum, tüm bebekler için geçerli değil ancak bu alanda uzmanlaşmış bir nöropsikolog; bazı bebeklerin, duyusal deyimlere farklı tepkiler verebileceğini ve çimlerle karşılaştığında da bu sebeple bacaklarını kaldırabileceğini ifade etmekte.
Yine bebeklerin aşırı duyusal yükleme ile karşı karşıya kalması, onların farklı duyumları işlemekte zorluk yaşayıp yaşamayacakları sorusunu da akıllara getirebilir. Duyu işleme bozukluğu; beynin, duyular yoluyla gelen bilgileri almakta ve yanıtlamakta güçlük çektiği bir durumdur.
Yaşça oldukça küçük olan bebeklerin de duyusal bir sorunla mücadele edip etmediğini belirlemek ise ne yazık ki pek de mümkün gözükmüyor. Çünkü duyusal algı sistemi, bebeklik çağı boyunca aşamalı bir şekilde gelişmeye devam eder ve büyük oranda değişkenlik gösterir.
Yine kaçınma davranışını, bebeklerde görülen “koruyucu davranış stratejisi” ile ifade etmek de mümkün.
Bir çalışmayla da bu kavram çerçevesinde, bebeklerin genel anlamda bitkilere yaklaşma ve dokunma konusunda oldukça isteksiz olduğu ortaya çıkmış durumda. Biz farkında olmasak da özellikle sekiz aydan küçük bebekler, aslında kendilerini bitkilerin sebep olabileceği tehlikelerden korumaya yönelik bir yaklaşıma sahip.
Ayrıca uzmanların çoğu, bebeklerin birinci yaş günlerinden itibaren yeni ve farklı dokuları deneyimlemeye daha açık hale geldiklerini ifade ediyor.
Özetle çocuklar büyüdükçe, gözlem yetenekleri artış gösterdikçe ve yaşıtlarıyla daha sık vakit geçirmeye başladıkça yeni dokuları keşfetme olasılıkları da yükselir. Bu nedenle belli bir zaman diliminde bazı davranışlardan kaçınan bebekler, birkaç ay ya da birkaç sene sonra bunun tam tersi bir şekilde davranabilir.
Durum tamamen çime basmama eylemi için de geçerli. Eğer bebeğiniz şu sıralar çimlerden bir hayli uzak duruyor ve onlara basmaktan çekiniyorsa ona biraz zaman tanıyabilir ve ayaklarıyla basmadan elleriyle dokunabilmesine yardımcı olabilirsiniz.
Bu esnada da bir elinizde kameranız mutlaka açık olsun ve sosyal medya, bu sevimli kesitlerden mahrum kalmasın…
Kaynaklar: National Post, Romper, Parents