Hayvanlar âleminde görüş, en önemli etkenlerden biri. Görüşleri sayesinde hem avlarını yakalıyorlar hem de avcılarından kaçıyorlar.
Üstelik hayvanların göz bebeklerinin farklı şekillerde olması da bununla bağlantılı. Yani av mı yoksa avcı mı olduklarını göz bebeklerinden anlayabilirsiniz.
Yatay göz bebeğine sahip hayvanlar, av.
Keçi, koyun, at, inek gibi hayvanların göz bebeklerinin şekli yatay. Böylece gözün iki yanından daha fazla ışık alarak avcılarını, yırtıcıları uzaktan fark edebiliyorlar. Üstelik kafalarını eğseler dahi çevreyi görmeye devam ediyorlar. Yani yemek yerken bile tetikte olabiliyorlar.
Dikey göz bebekleri ise avcılarda oluyor.
Kedi, timsah, yılan gibi yırtıcı hayvanların göz bebekleri dikey şekilde. Özellikle kedilerinki dikkatinizi çekmiştir mutlaka. Bu dikey göz bebekleri sayesinde hayvanlar, avlarına daha iyi konsantre olabiliyor. Düşük ışıkta bile çevreyi algılayabiliyorlar.
Ancak bu durum aslanlar ve kaplanlar için geçerli değil çünkü zaten yerden yüksekteler ve çevrelerine, potansiyel avlarına kolayca hâkim olabiliyorlar.
İnsanlarda durum farklı.
Bizim göz bebeklerimizin yuvarlak olmasının nedeni, hayvanlarda olduğu gibi ihtiyaçlarımızla ilgili. Geniş görüş alanı sağlamak, farklı ışık koşullarına uyum göstermek, derinlik algısı geliştirmek…
Evrimsel olarak geliştirdiğimiz bu özellik sayesinde hem avcı hem de sosyal bir tür olarak hayatta kalıp çevremizle etkili bir şekilde etkileşimde bulunabiliyoruz da diyebiliriz.
Kaynaklar: Science. Sci.newsGöz atabileceğiniz diğer içeriklerimiz: