Dernekten yapılan açıklamaya göre, zirvede pil ve batarya teknolojileri alanında yurt içi ve yurt dışından 32 uzman konuşmacı, yaklaşık 750 katılımcıyla bir araya gelecek. 25-26 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek etkinlikte, pil ekosisteminin her aşaması, ham madde süreçlerinden hücre üretim tekniklerine, sıra dışı pil uygulamalarından sürdürülebilir atık stratejilerine kadar birçok konu ele alınacak.
Yenilikçi fikirleri paylaşmak, son teknolojik gelişmeleri ve uluslararası perspektifleri Türkiye'ye taşımak amacıyla gerçekleştirilen Batarya Teknolojileri Zirvesi, Türkiye dahil 12 ülkeden gelen katılımcılarıyla iki gün boyunca enerji gündemini masaya yatıracak.
ZİRVENİN STRATEJİK PARTNERİ CUMHURBAŞKANLIĞI YATIRIM OFİSİ
Açıklamada görüşlerine yer verilen PİLDER Başkanı Kadem Usta, zirvede "enerjide oyun değiştiren" olarak nitelenen depolama teknolojilerinin Türkiye'ye azami faydayı sağlayacak gerçekçi bir bakış açısıyla ve tüm hatlarıyla konuşulmasını hedeflediklerini belirtti.
Usta, zirvenin Türkiye'de batarya ekosisteminin en sağlıklı biçimde oluşmasına büyük katkı sağlayacağına inandıklarını aktararak, "Batarya teknolojileri, dünyadaki sürdürülebilir enerji geçişinin kritik bir parçası haline geldi. Pil ve batarya endüstrisi, son derece dinamik bir sektör olarak hızla büyüyor.
Ülkemizdeki artan talebin yanı sıra G7 ülkelerinin 2030'a kadar ulaşmayı hedeflediği 1500 GW'lık yeni küresel enerji depolama hedefi de sektörümüz için önemli bir fırsat sunuyor.
Bu alanda küresel pazarda daha etkin bir konuma gelerek ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlayabiliriz, bu yüzden de batarya ve pil teknolojilerinde üretim üssü olma vizyonuyla hareket ediyoruz." ifadesini kullandı.
Kadem Usta, 2022'de 573 milyon doların üzerinde olan lityum-iyon pil ve batarya ithalatının, 2023'te önemli bir artışla 1,06 milyar dolara yükseldiğini anımsattı.
"ÜLKEMİZİN 2030'A KADAR 80 GWh ÜRETİM KAPASİTESİNİ AŞACAĞINI ÖNGÖRÜYORUZ"
Türkiye'deki batarya üretim ekosisteminde önemli gelişmeler gözlemlediklerini kaydeden Usta, "2 hücre üretim tesisi halihazırda aktif bir şekilde faaliyet gösteriyor. Yatırım aşamasında olan gigawatt saat üzeri kapasiteli 4 yeni tesisiyle bu sayı daha da artacak. Ülkemizin 2030'a kadar 80 GWh üretim kapasitesini aşacağını öngörüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Usta, EPDK'nın Depolamalı Enerji üretim lisansları ve elektrikli araç üretimleriyle birlikte, Türkiye'nin lityum-iyon pil ve batarya talebinin 2030'a kadar 10 milyar doları aşmasını beklediklerini ifade ederek, bu potansiyelin, Türkiye'de hücre ve batarya üretim tesislerinin ve kapasitelerinin artmasını zorunlu kıldığının altını çizdi.
Kadem Usta, "Türkiye, 2022'de 10,5 milyon dolay olan pil ihracatını 2023'te 39,7 milyon dolara çıkararak dört kat artırdı. Şu anda faal durumda çalışan yaklaşık 100 tesiste lityum-iyon batarya üretimi yapılıyor. Ülkemizin lityum-iyon pil potansiyelini değerlendirirken tüm bu verileri göz önünde bulundurmamız gerekiyor." açıklamasında bulundu.
Toplam 8 oturumun ve 2 panelin gerçekleştirileceği 2. Batarya Teknolojileri Zirvesi ile bir yandan bu alandaki küresel gelişmeleri ve perspektifleri Türkiye'ye taşırken bir yandan da Türkiye'nin büyük potansiyelini uluslararası arenada duyurmayı hedeflediklerinin bilgisini veren Usta, yenilenebilir enerji sektörünü büyütecek olan batarya teknolojilerinin, dünyada üzerinde en çok yatırım ve AR-GE yapılan alanlar arasında yer aldığını ifade etti.
Usta, şunları paylaştı:
"Dünya genelinde batarya üretim kapasitesi halihazırda 2,6 TWh seviyesinde bulunuyor. Ancak, 2030'a gelindiğinde bu rakamın büyük bir sıçrama yaparak 3,5 katına, yani 9 TWh'a ulaşması bekleniyor. Ülkemiz için de geçerli olan bu talep artışı bu alandaki ihtiyacın yerli üretimle karşılanması gerekliliğini ortaya koyuyor."