İddialar üzerine yapılan Bakanlık açıklamasında, "Gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan konuları haber diye gündeme taşımak en hafif tabiriyle haksız, edepten yoksun bir linç girişimidir. Günlerdir köşelerinden bize soru soranlara şimdi de soruyoruz. Birilerinden duyduğunuz yalanları, dedikoduları hangi Bakanlık kaynağına sorarak teyit ettiniz de köşenize taşıdınız? Duyduğunu, dedikoduyu 'haber' diye yazmak hangi gazetecilik ahlakını sığıyor? İddianızı ispat edecek belgeleri de haber yapabilecek misiniz? Konuyla ilgili hukuki süreç başlatılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur." ifadeleri kullanıldı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Bakanlığımız merkez birimlerinde görev yapan 3.661 personel için, komisyon marifetiyle 15.06.2022-14.06.2025 tarihlerini kapsayan 36 aylık dönem için maaş protokolü ihalesi yapılmıştır.
İhaleye katılan 6 bankadan 14.520 TL ile en yüksek teklifi veren T. Halk Bankası ile protokol imzalanmıştır.
Promosyon ödemesi tek seferde peşin olarak 25.06.2022 tarihinde Türkiye Halk Bankası tarafından personelin kendi hesabına yatırılmış olup Bakanlık hesabına yatırılan herhangi bir tutar bulunmamaktadır.
Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi açılışına personelimizin katılımının zorunlu tutulması nasıl mümkün değilse promosyon sözleşmesine Millet Bahçesi açılış harcaması eklendiği ve memurlara ödenmesi gereken kişi başı tutarın düşürüldüğü iddiası da tamamen yalan, iftiradır.
Yine bununla birlikte aynı yayın organı giyim yardımı konusunda da kasıtlı olarak gerçeğe aykırı ve basın etiği ile bağdaşmayan haberlere yer vermiştir. Bakanlığımızca merkez ve taşra birimlerinde görevli 14 bin 693 kişiye giyim yardımı yapılmış olup bu kişiler içinde Bakan ve Bakan Yardımcılarının olduğu yönündeki iddialar da tamamen hayal ürünüdür. Giyim yardımı alımına ilişkin olarak 30.06.2022 tarihinde saat 14.30'da açık ihale yöntemiyle ihale yapılmış olup açık ihaleye ilişkin tüm bilgiler, Kamu İhale Kurumunun EKAP sisteminde açık erişimli olarak yer almaktadır.
Hal böyleyken gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan konuları haber diye gündeme taşımak en hafif tabiriyle haksız, edepten yoksun bir linç girişimidir.
Günlerdir köşelerinden bize soru soranlara şimdi de biz soruyoruz. Birilerinden duyduğunuz yalanları, dedikoduları hangi Bakanlık kaynağına sorarak teyit ettiniz de köşenize taşıdınız? Duyduğunu, dedikoduyu "haber" diye yazmak hangi gazetecilik ahlakına sığıyor? İddianızı ispat edecek belgeleri de haber yapabilecek misiniz? Konuyla ilgili hukuki süreç başlatılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.