Bakan Kurum'un sorulara verdiği yanıtlardan öne çıkan başlıklar şöyle:
Tüm Türkiye'yi heyecana sevk eden, umutlandıran ve gençlerimizin, emeklilerimizin, engelli kardeşlerimizin, şehit, gazi ailelerimizin, toplumun tüm kesimlerinin ev alabileceği kampanyayı sunuyor olmaktan büyük onur duyuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız 13 Eylül'de tüm Türkiye'ye bu projeyi ilan ettiler. Duyulduğu andan itibaren tüm Türkiye sevince bozuldu. İllerden, ilçelerden bu noktada 'Bu ilimizde, ilçemizde proje nerede yapılıyor? Detayları nasıldır?' diye birçok soruyla karşılaştık. Geriye dönük baktığımızda son 20 yılda TOKİ eliyle 1 milyon 170 bin, 26 bin bu konutları sosyal donatıları yapmış bir iradeyiz. Bu iradeyi ortaya koyan sayın Cumhurbaşkanımızdır. 13 Eylül'de lansmanı yapılan 'İlk Evim, İlk İşyerim Projesi' bu noktada çok çok önemli. Başvuru sürecimizde 1 milyon 500 binin üzerinde kardeşimiz başvurmuş durumda. Müracaatlarımızın 514 binini genç kardeşlerimiz oluşturuyor.
Gerek gelir seviyesine baktığımız, ikametine, nüfus kaydını incelediğimiz bir kuyumcu hassasiyetiyle bu süreci yönetiyor olacağız. Gençlerimize yüzde 20 kontenjan ayırmamızın sebebi, 18-30 yaş arasında 14 milyon gencimiz var. 18 yaş altına baktığımızda yaklaşık 10 milyon gencimiz var. 0-30 yaş arasında 24 milyon vatandaşımız yaşıyor. Bu da neredeyse nüfusumuzun yüzde 40'ı. Şehirlerimizde kentleşme oranı artıyor. Genç nüfusumuz var. 81 ile 450'yi aşkın ziyarette bulundum. Gençlerimizin taleplerini aldım. Bizden, devletimizden, Cumhurbaşkanımızdan beklentileriniz nedir diye istişarede bulunduk. 18 yaşına geldiklerinde kendi hayatlarını kurabilecekleri bir gelecek bekliyorlar. Bu noktada da gençlerimize kontenjan ayırmamız çok çok önemliydi.
Ailesinin mal varlığının olması o genci ilgilendirmiyor. Hepimizin ailesi var, hepimizin Allah uzun ömür versin, ailesinden kalacak evleri ve arsaları var. 18 yaşını geçtikten sonra evlenelim, ev kuralım, yeni hayata başlıyoruz. Kendi ayaklarının üzerinde, ufkunu çizebileceği, ailesine yük olmadan, evini, barkını, işini, aşını kurabileceği anlayışla süreci yönetmeye çalışıyoruz. Bit 18 yaş bireyi bağımsız birey olarak değerlendiriyoruz. Kendi hayatını kurabileceği şartlarda evi yoksa ev alma hakkını tanımış olduk bu kampanyada.
İstanbul'a en büyük dilimi vermeliydik. 50 bin konut yapıyoruz. Bunun belli kısmı Anadolu, diğer kısmı Avrupa yakasında olacak. Avrupa yakasında Başakşehir, Esenler, Silivri, Çatalca, Arnavutköy. Anadolu yakası Tuzla, Pendik, Kartal, Maltepe'de alanlarımızı çalışıyoruz. Bugün itibariyle İstanbul'daki toplam başvuru 394 bin, Ankara'da 70 bin, İzmir'de toplamda 70 bin 800 başvuru var. İstanbul, Ankara, İzmir'de nüfus yoğunluğuna göre projelerimize dağıttık. Gaziantep'te 10 bin, Konya'da 7 bin 500 konut yapıyoruz. 'İlinizde, ilçenizde, beldenizde talep nedir' sorularını hep sorduk. Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut kampanyası böyle doldu.
İstanbul'da konut alan bir vatandaşımız zaten bizim tüm illerdeki çalışmalarımıza baktığımızda tüm Türkiye'nin ihtiyacına cevap verecek nitelikte projedir bu. İlk etabında 250 bin konut ve 10 bin işyerinden ibaret. Zaten maliyet üzerinden yüzde 40-50 indirim yapmış durumdayız. Kurada evi çıkan vatandaşımız o manada da evini gerekirse kiraya verebilecek. Kira geliriyle kendi oturduğu evin kirasını karşılayabilecek. Projenin evine, mahallesine yakınlığından ziyade kendisine bu projeden ev alması daha önemli diye düşündük. Yayılabildiğimiz her alana eşit mesafede, insanlarımızın işine, evine yakın olabilecek şekilde çalıştık.
Borcu bitmeden evini satamayacak. Teslim ettikten sonra 1 ay sonra borcunu bitirirse vatandaşımız satabilir. Vatandaşımızın aldığı konut piyasa rayicinin yüzde 40-50 altında. Buna fiyat farkı KDV'yi eklediğinizde daha da inecek. Memurun maaşına göre taksitlerini artıracağız diyoruz. TOKİ'ye borçlu olan vatandaşlarımıza bir yıl içerisinde yüzde 25 zam yaptık. 2-3 yıl sonra borcunu kapatacak diyelim, toplu borcunu kapatmak isteyen vatandaşlarımıza indirim de yapacağız. Enflasyona göre oranlar belirleyeceğiz. Vatandaşımız isterse borcunu, eline birikim geçebilir, ailesinden para kalabilir, borcunu kapatabilir. Zaten evi değerleniyor, prim yapıyor. Borcumu bitirdin evini aldın, satamazsın demek bize hakkaniyetli gelmiyor.
Başvuru şartlarını belirledik. 18 bin 16 binin altında olması, nüfusa kayıtlı olduğu ilde olması, tek hane halkından 1 kişinin ev alması, üzerine tapuda kayıtlı konutun olmaması, arsa alacaksa tapuda üzerine kayıtlı herhangi arsasının olmaması, işyeri alacaksa üzerinde işyerinin olmaması gerekiyor. Biz hassasiyetle inceleyeceğiz, bu şartlara uyuyor mu, uymuyor mu? Bu şartlara uymayanlara zaten vermeyeceğiz, ki bunları didik didik inceleyeceğiz. TOKİ ve Tapu Kadastro'daki verilerle başvuruları tek tek inceleyeceğiz. Bu çerçeveye uyuyorsa, arka planda başkasıyla başvurdun, aldın ettin deme hakkımız kanunen olamaz. Şartlara uyuyorsanız, iyi niyetiniz çerçevesinde devlet vatandaşına güvenir.
Borcunu bitirip, kapatıp satacak, kiraya verecek, o vatandaşımızın özgürlüğü ve hürriyetidir. İyi niyet ve hakkaniyet çerçevesinde bütün başvuruları inceleyeceğiz. Burada yüzde 40 indirimli olması, iller bazında bazı illerde yüzda 60-70'lere gelebilecek.
Biz evi teslim ettikten sonra vatandaşımız borcunu kapatıyorsa satma hakkına sahip. Niye bu gelir grupları başvuruyor ona bakmak lazım. Şartlara uyuyorsa zaten ev alma hakkına sahip oluyor. Dolayısıyla vatandaşımız ister kendisi oturur, ister kiraya verir. Belki zor duruma düştü, memleketinde ev alacak diyelim. Niye satıyorsunu sorgulamadık. Vatandaşımıza biz güvendik. Şartlara uyanlara sen niye uyuyorsun deme hakkımız olamaz. Hak edilmiş bir üründe, projede kendi hakkını, tasarrufunu kullanmakta özgür vatandaşımız. Aslolan ihtiyacı olan vatandaşımız alıyor.
www.idrak34.com