Haber7 - ÖZEL
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 5 Kasım 2021'de Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılması istemiyle açtığı davada kritik viraj aşıldı. Yargıtay’ın HDP’ye hazine yardımının kesilmesi yönündeki talebi Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından 1 yıl aradan sonra karara bağlandı. AYM, HDP’nin Hazine yardımı hesabına tedbiren bloke konulmasına hükmetti.
Bu kararla birlikte HDP, 10 Ocak’ta alacağı 539,5 milyon liralık Hazine yardımına ulaşamayacak.
Karara tepki gösteren HDP Sözcüsü Ebru Günay, “AYM evrensel hukuk ilkelerinden yoksun, bütünüyle siyasi ve utanç verici bir karara imza atmıştır. Demokratik siyasete bugün bir darbe daha vurulmuştur.” ifadelerini kullandı.
Haber7’ye konuşan akademisyenler ve yazarlar, kararın sürpriz olmadığını, HDP’ye uyarı niteliği taşıdığını ifade etti.
PALABIYIK: KARAR ‘UYARICI’
Bitlis Eren Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Adem Palabıyık, “HDP en başından beri kapatılmak için bütün adımları attı diyebiliriz. HDP bir taraftan terörün propagandasını yaparak, öte taraftan Diyarbakır annelerine sırtını dönerek, diğer taraftan terör örgütleriyle hem organik hem de diğer bağlarını kurarak terörün bir nevi sözcüsü konumuna geldi.” dedi.
Akademisyen Palabıyık, “Meclis rasyonel bir kurumdur. Buranın rasyonel kuralları var. Yani siyasi parti olmanın gereklerinin Meclis içerisinde yerine getirilmesi lazım. HDP’nin bunları yerine getirmemesi, onu siyasi parti olmaktan ziyade PKK ile bir ‘ara istasyon’ haline getirdi. Bu sebepten HDP’nin almış olduğu blokenin en azından uyarıcı mahiyette anlamlı olduğunu düşünüyorum.” sözlerini sarf etti.
Siyasi parti kapatmalarının Türkiye tarihinde şimdiye kadar çözüm getirmediğini ifade eden Doç. Dr. Adem Palabıyık, “HDP'nin kapatma dosyası 700 küsür sayfa. Her metninde HDP’nin terör örgütüyle alakalı konuşmaları satır satır yazılmış. Ben bu sürecin özellikle kapatmaya yol açacağını düşünmüyorum. Çünkü geçmiş siyasal durumlardan yola çıkılırsa, siyasi parti kapatmanın pek faydalı olmadığını ve maalesef haksız olanları bile haklı duruma getirdiğini görebiliriz. Özellikle bunun Doğu ve Güneydoğu’da iyi anlatılması gerekiyor. Dolayısıyla kapatmadan ziyade HDP’nin bu şekilde tedbirlerle uyarılması daha mantıklı olabilir.” görüşünü paylaştı.
ACET: AYM, KAPATMA DAVASINDAKİ EĞİLİMİNİ GÖSTERDİ
Kanal7 Ankara Temsilcisi ve Haber7 Yazarı Mehmet Acet, “HDP’nin terörle, PKK ile ilişkisini iddialı tutan bir süreç karşımızda duruyor. Anayasa Mahkemesi bu farkındalık üzerine bir karar verdi. Ben bu kararı normal karşılıyorum. Beklenmedik bir karar olarak görmüyorum.” sözlerini sarf etti.
Mehmet Acet, AYM’nin bu kararıyla, HDP’ye yönelik kapatma davası ile ilgili eğilimini de yansıttığını vurguladı. Acet, şunları kaydetti:
“AYM’nin önünde bir de kapatma davası var. Bu kapatma davası ile ilgili olarak bu süreçte AYM’nin eğilimini yansıtan karar oldu. Bu türden yorumlar yapılması kaçınılmaz. Ayrıca, terörle ilişki konusunda HDP’nin sicilinin bozuk olması bu anlamdaki hassasiyetin de bu karara yansıtıldığını görüyoruz.”
Acet, HDP yönetimindeki belediyelere kayyum atanmasının ardından HDP kanadındaki pozisyon değişikliği ve önceki tutumunu değiştirdiğine dair işaretlerin kalıcı olmadığını da sözlerine ekledi.
AKTAŞ: HUKUK, SİYASETİ DÜŞÜNEREK KARAR ALMAZ
GENAR Başkanı Araştırmacı Yazar İhsan Aktaş, AYM kararının iki yönlü olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Aktaş, şunları dile getirdi:
“AK Parti hükümeti iktidar olduğunda parti kapatmayı zorlaştırmıştı. Kendisi de kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı. Bu kararla partinin kapatılmayıp, tedbir uygulamasına mı başvurulduğu tartışılabilir. Yoksa kapatma mı düşünülüyor? Biliniyor ki, bu karar bir kişinin kararıyla olmuyor. Başsavcının talebi üzerine AYM’de oylama yapılıyor. Bugünkü oylama da böyle ortamda geçmiş. Dolayısıyla hukuki reflekse bakıp göreceğiz.”
Kararın siyasi yansımasına dönük değerlendirmede bulunan Aktaş, “Kürt seçmen AK Parti ve HDP’ye oy veriyor. Diğer partilere yüzde 10-15’i ancak dağılıyor. Muhtemelen kapatma veya kapatmama kararı, siyaseti de etkileyecek bir karar olacak. Fakat hukuk, siyaseti düşünerek karar almaz. Kendi verileri üzerinden karar alır. Bekleyip göreceğiz, konu hukuki bir mesele.” diye konuştu.