Ozan Türkkan'ın 15 yılı aşkın süredir devam eden araştırmalarından hareketle ortaya çıkarttığı çalışmasının basın ön gösterimi Beyoğlu'ndaki galeride gerçekleştirildi.
Çalışmalarını Viyana'daki atölyesinde sürdüren Türkkan, sergiye ilişkin arura kelimesinin Yunanca saban sürmek anlamına geldiğini, ayrıca toprak ve yaşam formalarını barındıran "kutsal toprak ana" için de kullanıldığını söyledi.
Sanatçı Türkkan, sözü geçen kavram ve olguların zaman içindeki değişkenliğine odaklandığı araştırmalarının sonucunu sergide izleyiciyle paylaştığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Üretim sürecinde, Biyoçeşitlilik Mirası Kütüphanesi'nde yüzyıllardır incelenen iki milyondan fazla canlı formu yeniden analiz edilmiş, yaklaşık 10 bin çizim ve imaj tarandı ve bu canlı formların geometrileri, iki binin üzerinde yaratıcı kodlama ve yapay zeka aracı kullanılarak yeniden oluşturuldu. Bu süreçteki ana ilham kaynağı, su ve doğadaki yaşam ve yaşam formlarının ona olan bağıdır."
Sergide yaşam formlarının geometrik yapısını incelediğinin altını çizen Türkkan, "Doğadaki yaşam formlarının kendini yaratmak için kullandığı jeneratif sistemler ve kendini sonluluğu üzerinden yeniden var etmenin, büyümenin, ölümün, çoğalmanın, yaşamın, bitişin ve tekrarın döngüsel süreçleri olmuştur. Araştırma süreçlerinde, sonsuzluk, karmaşa ve benzeşim düşüncelerini öne çıkarmaktadır" dedi.
Sergi, 27 Ekim-26 Kasım'da ziyaret edilebilecek.