AYM, bir kamu kurumunda ‘taşeron işçi’ olarak çalışan ve sosyal medya hesabında yaptığı bir paylaşımda kurum yöneticilerine “insan müsveddeleri” dediği için iş akdine son verilen Kamu Taşeron Çalışanları Derneği (KATAŞ-DER) Genel Başkanı Kadri Eroğul’un başvurusunu inceledi.
Eroğul, 14 Ağustos 2015 tarihinde sosyal medya hesabında, taşeron işçilerin gördüğü baskıları ve yöneticilerini konu alan şu paylaşımı yaptı.
“Son günlerde taşeron işçi arkadaşlar üzerinde ciddi baskılar artmış; kendini yönetici zanneden bazıları, işi gücü bırakıp taşeron işçi ile uğraşmayı kendine görev edinmiştir. Ey insan müsveddeleri, yönetici bozuntuları, şunu asla unutmayınız ki biz taşeron işçiler, İslam dinine inanıp iman etmiş Müslümanlarız ve Rabbim bize der ki ‘Rızık ile ilgili yeryüzünde hareket eden hiçbir canlı yoktur ki rızık Allah’a bağlı olmasın’ der (Hud Suresi 6. Ayet). Rabbim sizleri de hidayete ulaştırsın en kısa zamanda ve olduğunuz o güzel makam koltuklarının da altınızdan kayıp gideceğini bilme ve taşeron işçinin de insan olduğunu anlama fikri versin, âmin.”
Bu paylaşımı nedeniyle kurum yöneticileri tarafından Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davada Eroğul mahkum edildi, ancak hükmün açıklanması geriye bırakıldı. Bu kararın ardından Eroğul’un iş akdi, bağlı bulunduğu şirket tarafından feshedildi.
İşten çıkarma kararının ardından Eroğul haksız fesih davası açtı, ancak dava Kütahya 1. İş Mahkemesi tarafından reddedildi. Eroğul bu kararı istinafa taşıdı, ancak İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi istinaf isteminin reddine karar verdi. Yargıtay da istinaf mahkemesinin bu kararını onadı.
Eroğul, bunun üzerine konuyu AYM’ye götürdü. AYM, yöneticileri hakkında “insan müsveddeleri ve yönetici bozuntuları” dediği için işten çıkartılan Eroğul’un ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti.
“AŞIRI BİR YORUMUN BENİMSENMESİ, KAMUSAL KONUŞMALARI İMKANSIZ HALE GETİRECEKTİR”
AYM, kararının gerekçesinde şunları kaydetti:
“Başvuruya konu paylaşımda genel nitelikli ‘yönetici’ kavramı kullanmış, ancak sözlerin belirli bir kimseyi hedef aldığına yönelik herhangi bir ifade kullanılmamıştır. Ancak mahkemeler tarafından, başvurucunun taşeron işçi olması ve ceza davasına katılanların da başvurucu ile aynı kurumda yönetici olması gerekçe gösterilerek sözlerin muhataplarından bir kısmının kurum yöneticileri olduğu kabul edilmiştir. Derece mahkemelerinin başvurucunun asıl amacının kurum yöneticilerini küçük düşürmek olduğunu kabul etmesi, ancak başvurucunun kullandığı kelimelere onun verdiği anlamın ötesinde anlamlar yüklemesi ile mümkün olmuştur. Başvurucunun kullandığı ifadelere, onun verdiği anlamın ötesinde bir anlam yüklenmemelidir. Derece mahkemelerinin başvurucunun dernek başkanlığı kimliğini dikkate almayarak ve doğrudan işaret edilmediği halde dolaylı bağlantılarla başvurucunun kurum yöneticilerini hedef aldığını kabul ederek yaptıkları aşırı bir yorumun benimsenmesi, kamusal konuşmaları imkansız hale getirecektir.”
www.idrak34.com