Aslında açık tabut kültürü Amerika'nın bazı bölgelerinde yaygınken bazılarında değil. Amerika'yla benzer kültürel unsurlara sahip İngiltere'de bile bu kültür bulunmuyor. Her ne kadar Amerika ile özdeşleşmiş olsa da farklı ülkelerde de uygulanıyor.
Bize ve çok sayıda kültüre garip gelen açık tabut neden tercih ediliyor olabilir? Bir ceset görmek insanları daha da üzmüyor mu veya korkutmuyor mu? Çok sayıda Amerikalının bu sorulara verdikleri cevapları inceleyerek bu konuyu irdeleyeceğiz.
Amerikan halkında tabuta çok önem veriliyor, cenaze şirketlerinde on binlerce dolar değerinde tabutlar bulunuyor.
Cenaze şirketi işleten bir aileyi anlatan Six Feet Under dizisi .via-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: 300; font-size: 0.75em; position: absolute; bottom: 0%; right: 0; z-index: 2; padding: 5px !important; text-align: left; }
Buralarda her çeşit tabut görmek mümkün. Cilalı, cilasız; meşe ağacından yapılan, çam ağacından yapılan; çelik, bronz; açık, kapalı...
Konumuz olan açık tabutların üst ve alt olmak üzere iki kapağı bulunuyor, istenen taraf açılabiliyor. Çoğu zaman sadece üst kapak açılıyor, alt kapak kapalı tutuluyor ve cesedin bacakları battaniyeyle örtülüyor. Üst kısma ise çiçekler bırakılıyor.
Ölen kişiyi son bir kez görme isteği bu kültürün doğmasında etkili.
Amerika'daki cenaze hizmetleri büyük bir sektöre dönüştüğü için gerek tabut seçenekleri gerekse organizasyonun çeşidi çok detaylı olabiliyor. Zamanında bazı istekler üzerine bu sektörün fırsat sunmasıyla birlikte, açılabilen tabutların çıkmış olabileceği düşünülüyor.
Yani herhangi bir dönüm noktası ya da dini bir sebepten dolayı değil. Bu tercihi yapan Amerikalıların bahsettiklerine bakılırsa ölen kişiyi görebilmenin etkisiyle son vedalar daha tatmin edici oluyor ve yas sürecine yardımcı olduğu için insanlarda rahatlama etkisi yaratıyor. Ölen kişiyi uzun zamandır görmeyenler, onunla vedalaşamayanlar için bir fırsat sunmuş olunuyor.
Bizim kültürümüzde bu uygulama yok belki fakat en azından aile yakınları morga giderek naaşı son kez görebiliyor. Hatta cenaze yıkama esnasında da ölen kişinin yakınları bu anı izleyebiliyor.
Peki tabuttaki cesetler neden kötü görünmüyor? Hatta neredeyse huzurlu göründükleri bile söylenebilir.
Bruce Lee .via-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: 300; font-size: 0.75em; position: absolute; bottom: 0%; right: 0; z-index: 2; padding: 5px !important; text-align: left; }
Bunun nedeni ise yine cenaze hizmetlerinin titizlikle yapılıyor olmasıyla ilgili. Cenaze levazımatçısı, ölen kişinin mümkün olduğunca huzurlu görünebilmesi için cesede makyaj yapıyor. Eğer yüzde ciddi seviyede morarma, çürüme, yaralanma, parçalanma varsa adeta bir sanatçı edasıyla bunlar kapatılıyor. Tabutun olduğu kısımda ışıklandırma bile buna özel hazırlanıyor.
Hassas Görüntü #blur-img{ filter: blur(32px); -webkit-filter: blur(32px); cursor:pointer; } /* Position text in the middle of the page/image */ .blur-bg-text { background-color: rgb(0,0,0); /* Fallback color */ background-color: rgba(0,0,0, 0.4); /* Black w/opacity/see-through */ color: white; font-weight: bold; position: absolute; top: 50%; left: 50%; transform: translate(-50%, -50%); z-index: 2; width: 80%; padding: 20px !important; text-align: center; cursor:pointer; }
Eğer tabiri caizse ceset tamir edilemeyecek kadar kötü bir duruma gelmişse açık tabut tercih edilmiyor. İşte bu durumdan dolayı bir ceset hasarsız olsa bile kapalı tabuta koyulunca onun korkunç bir şekilde öldüğü sanılmasın diye özellikle açık tabut tercih ediliyor, yani "bakın, yakınımız huzurlu bir şekilde öldü" mesajı verilmek isteniyor. Yakınları da sevdiklerinin ölü bedenini bu şekilde görünce bir miktar teselli bulabiliyor.
Taziyeye gelenler arasında ölüyü görmek isteyenler yaklaşıp ona bakabiliyor. Büyük çoğunluk bunu tercih etmiyor, uzun uzun inceleyip cesede dik dik bakmak elbette hoş karşılanmıyor.
Bakmak için gelenler bir anlığına bakıp gözlerini kaçırarak dua edip oradan ayrılıyorlar. Genellikle bu kişiler, ölen kişiyi uzun zamandır görmeyenler oluyor.
Hani birinin öldüğüne inanmak istemezsiniz ya, ama onun ölü bedenini görünce bu gerçekle artık kesin bir şekilde yüzleşirsiniz. İşte bu düşünce de insanları bu seçeneğe itiyor.
Bazen de bir kişinin ölümüne şüpheyle yaklaşanlar olabiliyor. İşte bu açık tabut sayesinde ceset onlara kesin bir kanıt sunduğu için şüpheler gideriliyor.
Bazıları bütün bunlara rağmen kapalı tabut tercih ediyor.
Çünkü başkaları huzurlu görsün diye vücudun kimyasallarla doldurulması fikri, ölen kişinin ailesini rahatsız edebiliyor. Son kez görmek isteyenlerin taleplerine ise "sizin için değerli olsaydı yaşarken ziyaret ederdiniz" düşüncesinde olabiliyorlar. Yani dini veya kültürel bir zorunluluk değil, yalnızca bir tercih ve alışkanlık.
Açık tabut farklılığının yanı sıra kremasyonun nedeni de merak ediliyor.
Kremasyon, cesedin 900-1200 derece arasında 70 dakika kadar krematoryumda yakılmasıdır. Bu kültür prehistorik(tarih öncesi) döneme kadar uzanıyor. Grek yarımadasında ve Anadolu'da, cesedin yakılmasıyla birlikte ruhun göğe yükseleceği inancı nedeniyle yaygınlaştı. Roma İmparatorluğu'nda da kremasyonlar yapılıyordu ve cesedin külleri günümüzde de olduğu gibi kaplarda saklanıyordu.
Hristiyanlık yayılınca toprağa gömülme uygulamasına geri dönüldü ancak 1896 yılında yapılan Uluslararası Tıp Konferansı'nda halkın sağlığı ve toprakların korunması için kremasyonun yaygınlaştırılması önerildi. Bu kararla birlikte günümüzde bile sıkça tercih edilen bir uygulama halini aldı.
Kremasyon fırınına(krematoryum) atılan ceset aslında tamamen küle dönüşmez.
Geriye kemik parçaları kalır. Bu parçalar soğuyunca mekanik bir öğütücüden geçirilerek toz haline getirilir. Daha sonra da urne adı verilen özel kaplara koyulur. Ölen kişinin yakınları bu kabı ya saklar ya da kişinin vasiyeti üzerine okyanus, orman gibi yerlere dökülür.
www.idrak34.com