14 Mayıs'ta gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri, dünya gündeminde de yer edinmeyi sürdürüyor.
Almanya'nın önde gelen Süddeutsche Zeitung gazetesinde seçimlere ilişkin "Onu (Erdoğan) basitçe oylayarak da gönderebilirsiniz" başlıklı bir makale yer aldı.
Makalede, "Avrupa perspektifinden bakıldığında Türkiye'nin son zamanlarda umutsuz bir vaka olabileceği" vurgulanarak, Türkiye'den, "demokrasinin artık hiç şansının kalmadığı bir ülke" olarak bahsedildi.
"TÜRK HALKI, YÖNETİCİSİNİ EMEKLİLİĞE SEVK EDEBİLİR"
Makalede, Türkiye'nin, "Neredeyse Rusya gibi bir otokratın pençesine düşmüş bir ülke" olduğu belirtilerek, "Aslında Türkiye'de işler her zaman farklıydı, hatta Erdoğan'ın gücünün zirvesinde olduğu 2016'daki darbe girişiminden sonraki en karanlık yıllarda bile. Hiçbir zaman rakipsiz değildi" ifadeleri yer aldı.
Seçimlere dikkat çekilen makalede, "Evet, Türk halkı seçimde yöneticisini emekliliğe sevk edebilir. Bunun tarihsel olanlar da dahil olmak üzere çeşitli nedenleri var. Türkiye'nin demokratik bir geleneği var; daha Osmanlı İmparatorluğu'nda, sultandan bir anayasa ve bir parlamento koparan Batı yönelimli, orta sınıf bir entelijansiyaydı. Bu 19. yüzyılın ortalarındaydı. Daha sonra, Sultan yeniden mutlakiyetçi yönetim havasına girdiğinde, Jön Türkler isyan etti. Ve kazandılar. Bu 1908'de oldu" denildi.
"ATATÜRK, 100 YIL SONRA BİLE ERDOĞAN'DAN DAHA BÜYÜK"
Cumhuriyet dönemine atıf yapılan makalede, "Tüm aksiliklerine ve hatalarına rağmen Türkiye, modern devleti için savaştı. Bugünün laik Türkleri, devletin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'te hala çok mevcut bir ulusal güce sahipler. O (Atatürk) ki, 100 yıl sonra bile hala 'büyük Erdoğan'dan biraz daha büyüktür" ifadeleri kullanıldı.
Makalede, "Erdoğan'ın muhalefeti asla tamamen ortadan kaldıramayacağını bildiği" belirtilerek, "Aksine, laik düşünce onun döneminde keskinleşti; insanlar sonunda cumhurbaşkanının ülkeyi nasıl İslamlaştırdığını gördü. Daha doğrusu görmeye çalıştı, çünkü Erdoğan'ın büyük İslamlaştırma projesine Türk toplumu direndi" denildi.
"TÜRKİYE, HİÇBİR ZAMAN MÜKEMMEL BİR DEMOKRASİ OLMADI"
Türkiye'de tarihsel süreç içerisinde askeri darbelere değinilen makalede şunlar kaydedildi:
"Üç başarılı askeri darbenin de bize gösterdiği gibi ülke, hiçbir zaman mükemmel bir demokrasi olmadı. Ancak, demokratik bilinç bugün belki de Avrupa Birliği'nin bazı ülkelerinden daha sağlam. İnsanlar oy kullanıyor; son cumhurbaşkanlığı seçimlerinde seçmenlerin yüzde 86'sı oy kullandı. Oy kullanmayan herkes dışlanmış sayılıyor. Bu da ülkeyi, seçmenlerin bir kısmının istifa ettiği gerçeğiyle yaşayan diğer otokrasilerden ayırıyor. Bir de Türkiye'de şimdiye kadar pek görülmemiş bir şey daha var: seçim sonuçlarıyla ilgili şüpheler."
"Eğer bir Türk'e gerçekten hakaret etmek istiyorsanız, ülkeyi Orta Doğu'nun bir parçası sayarsınız" denilen makalede, "Türkiye kendisini işleyen bir ülke, gelişmiş bir ülke ve aynı zamanda bir Avrupa ülkesi olarak görmek istiyor. Bu, kendi imajına derinden bağlıdır. Buna özgür seçimler de dahildir. Belirli koşullar altında bu, bir otokratın ruh halini bozabilir" ifadeleri kullanıldı.