Alaska; büyüleyici doğası, görkemli zirveleri ve muhteşem manzaraları ile bilinir. Ancak son dönemde genellikle berrak olan pek çok su yolu, aniden turuncuya döndü.
Bilim insanları; bu turuncu nehirlerin, vahşi yaşam ve yerel halk üzerinde felaket etkileri olabileceğinden endişeli.
Araştırmacılar, fenomenin eriyen permafrost ile ilgili olduğunu açıklıyor.
Alaska'nın toprakları; çinko, bakır, kadmiyum, demir, kurşun ve arsenik gibi metaller içeriyor. İklim ısındıkça ve permafrost hızla eridikçe metaller, Alaska'nın su yollarına karışıyor.
Demir gibi metaller, su ile reaksiyona girerek nehirlerin ve akarsuların "paslanmasına" ve turuncuya dönmesine neden oluyor. İlk olarak 2017 ve 2018 yılları arasında kaydedilen fenomen, o zamandan beri 75 su yolunda farklı turuncu tonlarında gözlemlendi.
Peki, turuncu nehirler vahşi yaşam ve insanlar için ne anlama geliyor?
İlk olarak Alaska’nın birçok balık türüne ev sahipliği yaptığını biliyoruz ve bu türler hem geçim kaynağı hem de ticari balıkçılık için kritik öneme sahip.
Ancak Alaskan su yollarındaki demir ve diğer toksik metallerin artışı, su kalitesini düşürebilir ve habitatı azaltabilir.
Örneğin araştırmacılar, Akillik Nehri'nin bir kolunda Dolly Varden (Salvelinus malma) ve Slimy Sculpin (Cottus cognatus) gibi balık türlerinin tamamen yok olduğunu belgeledi.
Balık solungaçlarında, karaciğerlerinde ve kas dokularında demir gibi metallerin birikimi, solungaçları yapısal olarak bozar, DNA'ya zarar verir ve büyüme ile hayatta kalma oranlarını düşürür.
Kısaca bu soruya, insan nüfusunu tehdit ettiği gibi gıda zincirinin her aşamasına da etki edebilir diyerek cevap verebiliriz.
Kaynaklar: All Thats Interesting, Scientific Americanİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: