Hâlihazırda başarılı bir iş insanı olan Fred van der Weij, aile konusunda da çok şanslıydı. Entelektüel ve gelişime, geliştirmeye açık bir ortamda büyümüştü. Hayatı boyunca teknoloji ve iş dünyasına büyük katkıları olmuştu.
En büyük katkılarından biri de bugün pek çok evde görebileceğimiz airfryer’dı. “Kim icat ettiyse ne iyi etmiş!” düşüncesiyle farkında olmadan ruhuna dua gönderdiğimiz Fred, ne yazık ki hayallerine ulaşamadan yaşama gözlerini yumdu. Dilerseniz hikâyesine daha yakından bakalım.
Airfryer’ın mucidinin ailesi, onun hayatının şekillenmesinde önemli bir yere sahipti.
Ünlü iş insanı Fred van der Weij, Hollanda’nın Rotterdam şehrinde orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmişti. Teknoloji ve iş dünyasında kendini bir yetenek olarak göstermeye erken yaşlarda başlamıştı. Bilgisayarların işleyişine ve gelişen teknolojiye hayranlık duyuyordu.
Babasının makine mühendisi, annesinin ise öğretmen olmasının da etkisi vardı tabii. Sürekli yeni şeyler öğrenmeye ve geliştirmeye çok hevesliydi. Büyüdüğü ev, entelektüel bir ortamdı. Babası onu sık sık projelerine dahil ediyordu. Ailecek müzelere ve kültürel etkinliklere gidiyorlardı.
İlkokulda başlayan başarıları, yaşamı boyunca sürdü.
Fred, okulda matematik ve fen bilimleri konusunda yetenekliydi. Karmaşık kavramları hızla kavrayabilmesiyle ön plana çıkıyordu. Okul dışındaki zamanının birçoğunu ise bilgisayarla geçiriyordu.
Bu tutkusu, Delft Teknoloji Üniversitesinde “Bilgisayar Bilimi” okumasına kadar uzanmıştı. Üniversite yıllarında ilk girişimleri de başlamıştı. 2000’li yılların başında, veri depolama alanında bir şirket kurdu. Teknoloji ve iş dünyasına yaptığı katkılar, hayatı boyunca devam etti.
Airfryer girişimi de onun aklından çıkma bir üründü.
Herkesin mutfağına girebilecek küçük bir hava fırını geliştirmeye çalışan Fred, fan ve hava teknolojisi üzerine yüzlerce deneme yaptı ve bugün birçok mutfakta görebileceğimiz airfryer’ın bir prototipini ortaya çıkarmayı başardı. Ortaya çıkan ürünle, ufkunu mutfak aletlerine doğru genişletti.
Philips, ürünün patentini aldı ve tüm dünyada patlama yaşandı.
Ürün, çeşitli yiyeceklerin pişirme süreleri ile sıcaklıklarını otomatik olarak ayarlayan bir sisteme sahipti ve dokunmatik olarak çalışıyordu. Akıllı hafıza, pişirme ön ayarı gibi çeşitli özellikleri vardı.
Philips’in bütün patent haklarını satın aldığı “Fred van der Weij Airfryer”, 2010 yılındaki lansmanından sonra 1 milyardan fazla satış yaptı. Bu cihaz, Fred’in vizyoner yaklaşımının mutfak dünyasıyla buluşmasının bir örneğiydi.
Fred, hayallerine kavuşacakken hayatını kaybetti.
Mucit, hayallerindeki Ar-Ge evini inşa etme hazırlıklarına başlamıştı. 3D yazıcılarla dolu atölyesini ve evin birkaç odasını tamamlamıştı. Sonrasında ansızın hastalandı ve yaklaşık iki sene boyunca hastalıkla mücadele etmesinin ardından 61 yaşında hayatını kaybetti.
Yaşamı boyunca teknoloji ve iş dünyasına birçok katkıda bulunan Fred’in, tam hayallerindeki evin inşasını tamamlayacakken hayattan kopuşu işte bu şekilde oldu. Acaba vefat etmeseydi o Ar-Ge atölyesinde neler geliştirecekti?
Kaynaklar: Wealthylike, History Cooperative, Mashedİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: