Soruşturma kapsamında, şebekenin Türkiye, Almanya ve Gürcistan’da İsrail’in hedefindeki isimler hakkında bilgi topladığı, Lübnan’dan elde edilen bazı resmi belgeleri fotoğraflarla birlikte Mossad’a ilettiği belirlendi. Mossad’ın bu faaliyetler karşılığında 300 bin euro ödeme yaptığı ve paranın Western Union aracılığıyla transfer edildiği tespit edildi.
MOSSAD'IN HAKKINDAN MİT GELİYORMilli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Mossad’ın Türkiye’deki casusluk faaliyetlerine yönelik kapsamlı bir operasyon düzenlemişti. Geçtiğimiz yıl Mossad’ın Avrupa’daki hücresini de deşifre eden MİT, İstanbul’da yapılan operasyonda 9 kişilik şebekeden 8’ini yakalamıştı. Tutuklanan şüphelilerin, İsrail İstihbarat Servisi Mossad’ın “İsrail Çevrimiçi Operasyon Merkezi” (İÇOM) adına çalıştığı iddia edildi.
AJANLARIN KOD ADLARDI DEŞİFRE OLDUİddianameye göre, şebeke lideri Ahmet Ersin Tumlucalı, Mossad ajanlarıyla e-posta ve Skype üzerinden temas kurdu. Jorg kod adlı ajanla Avusturya ve Almanya’da yüz yüze görüşmeler gerçekleştirdiği, daha sonra Gavin Alfron adlı başka bir Mossad yetkilisiyle de benzer şekilde irtibatını sürdürdüğü öne sürüldü. 2017’den itibaren Viyana ve Frankfurt’ta yapılan görüşmelerle şebekenin faaliyetleri genişledi.
SEÇİLMELERİNİN SEBEBİ 'ALMANYA'!Bu ekibin bir ortak özelliği Almanya'ya bir şekilde temas etmeleriydi. Üvey kızı, oğlu, baldızı Almanya'da doğup büyümüşlerdi. Eşi ve kendisi ise Türkiye'de doğdu ancak Almanya'da yetişti. Mossad'ın Tumlucalı'yı seçmesindeki temel nedenlerden bir tanesi de Avrupa'da rahat dolaşım imkanına sahip olmasıydı. Tumlucalı, eşi Benan Tumlucalı'dan, takip faaliyetlerinin raporlanması konusunda destek aldı. Hatta Benan Tumlucalı'nın hazırladığı raporları bizzat Jorg ve Gavin isimli Mossad yöneticilerine aktardı.
MOSSAD İLİŞKİYİ KESTİ, O DİRETTİ!Şebekenin İsrail’in talimatıyla Türkiye, Gürcistan ve Almanya’da çeşitli takip ve bilgi toplama görevleri yürüttüğü iddia edilirken, Tumlucalı’nın 2020’de Mossad tarafından görevden alındığı belirtildi. Ancak Tumlucalı'nın 2022’ye kadar iletişimi yeniden kurmaya çalıştığı fakat başarılı olamadığı ifade edildi.
Soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame, şüphelilerin özellikle savaş nedeniyle Türkiye’ye sığınan yabancılara ilişkin istihbarat topladığını ortaya koyuyor. Şimdi gözler, şebeke üyelerinin yargılanacağı mahkemeye çevrildi.