Ağladığımız yetmezmiş gibi bir de burun akıntısıyla uğraşıyoruz. Her ne kadar tatsız bir durum olsa da aslında sağlıklı olduğunu söylememiz gerek!
Çünkü bu durum, gözyaşı sisteminin çalışmasıyla ilgili.
Hepimiz dakikada 1 ila 2 mikrolitre gözyaşı üretiyoruz.
Mukus, su ve yağ karışımından oluşan bu sıvı, göz kapaklarımızın içinde bulunan gözyaşı bezleri tarafından üretiliyor. Gözlerimiz, nemli kalmak için sürekli gözyaşı üretmek zorunda. Çünkü gözümüzün işlevini sağlıklı bir şekilde yerine getirmek için bu gözyaşına ihtiyacımız var.
Biz farkında olmasak bile gün içerisinde sürekli gözyaşı üretiyoruz. Gözlerimizi kırptıkça bu sıvı, burnun ve genzin arkasından akıp gidiyor.
Gözyaşı kanallarından burun boşluğuna geliyor.
Fazla gözyaşı, burun kanalında mukusla karışır ve o rahatsız edici şey gerçekleşir: Burun akıntısı…
Normalde de bu eylemin biz fark etmeden gerçekleştiğini söylemiştik. Ağladığımızda vücut, ekstra bir gözyaşı ürettiği için burun boşluğuna akan gözyaşı miktarı da o denli artıyor. İşte bu esnada mukusla karışan gözyaşı, maalesef ki sinirimizi bozan bir akıntıya dönüşüyor.
Kaynaklar: healthline, AAOİlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz: