Türkiye, 14 Mayıs'ta bir asırlık cumhuriyet tarihinin en kritik seçimini yaptı.
Önce özetle henüz resmileşmeyen sonuçlara göre durumu ortaya koyalım:
* 21 yıldır ülkeyi yöneten AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan yaklaşık yüzde 49,5 oy aldı.
* Millet İttifakı'nın adayı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 45'te kaldı.
* ATA İttifakı adayı Sinan Oğan yüzde 5,25 ile 'kilit' isim olarak sandıktan çıktı.
* 21 yıldır ülkeyi yöneten AKP, yüzde 35'lik oyuyla iktidara geldiği Kasım 2002'deki pozisyonuna geri çekildi.
* HÜDA PAR'lı, MHP'li, BBP'li, Yeniden Refah'lı Cumhur İttifakı TBMM çoğunluğunu aldı; 322 milletvekiliyle TBMM'de temsil edilecek..
* CHP'nin ana omurgasını oluşturduğu İYİ Parti'li, Saadet Partili, DEVA'lı, Demokrat Parti'li, Gelecek Parti'li Millet İttifakı ise oyların yüzde 35.15'sini aldı; 213 vekil çıkardı.
* Yeşiller ve Sol, TİP ve Emek Partisi, Emekçi Hareket Partisi ve Toplumsal Özgürlük Partisi'nin oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifaki yüzde 10,54 ile 65 vekile sahip olacak.
CAN SIKAN UMUTSUZLUK HALİ...
Tüm güvenilir kamuoyu araştırmaları Kılıçdaroğlu'nun ilk turda Türkiye'nin 13. Cumhurbaşkanı seçilmese bile ikinci turda ipi göğüsleyeceğini öngörüyordu.
İlk turda 'Millet'in adayı seçilemediği için muhalif kanatta beliren umutsuzluk halini yadsımak mümkün değil.
Ancak derin bir ekonomik krizin pençesindeki Türkiye'de değişim umudu, halkın yarıdan fazlasının oyuyla, yüzde 50,5'le temsil ediliyor.
ATA İttifakı adayı Sinan Oğan'a verilen 2 milyon 830 bine yakın oy, seçimlere üç gün kalan adaylıktan çekilen ancak adı pusulada yer alan Memleket Partisi lideri Muharrem İnce'ye giden yaklaşık 239 bin oy da bu değişim isteğinin yansıması olarak dikkat çekiyor.
HER ŞEYİ DEĞİŞTİREBİLECEK TABLO
28 Mayıs'ta Kılıçdaroğlu ile Erdoğan ikinci kez karşı karşıya gelecek. İki aday arasındaki oy farkı gayriresmi sonuçlara göre 2 milyon 520 bin 164.
14 Mayıs'ta geçersiz sayılan oyların toplamı 1 milyon 36 bin 565 olarak kayıtlara geçti.
Sandığa gitmeyen seçmen sayısı ise 8 milyon 352 bin 496. Bu grubun yüzde 13'lük bir oranı teşkil ettiği düşünüldüğünde, ikinci tur için umutsuzluğa zerre kadar yer yok!
YILGINLIK YOK, ÇÜNKÜ...
Muhalif seçmen, Türkiye'nin 100'üncü yılında büyük değişimi gerçekleştirebilecek azim ve kararlılığa sahip durumda.
Ancak toplumun üzerindeki ölü toprağının bir an öncesi atılması için iktidarın bel bağladığı ve tüm propaganda araçlarıyla beslemeye çalıştığı yılgınlığın bir kenara bırakılması mutlak öncelik taşıyor.
28 Mayıs'ta sandığa giderek tüm bu hesapları bozmak, AKP karanlığından kurtulmak isteyen çoğunluğun elinde. Yapılması gereken son bir şey ise, atılan oylara sandıkta sahip çıkmak...