Türk Böbrek Vakfınca, 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında Bağcılar'da düzenlenen etkinlikle organ bağışının önemine dikkat çekildi.
Bir alışveriş merkezinde düzenlenen etkinliğe, hastalar, uzmanlar ve din görevlileri katıldı. Etkinlikte, organ bağışı sayılarının artmasına, vatandaşların bilgilendirilmesine, tıbbi ve dini açıdan soru işaretlerinin giderilmesine yönelik konular ele alındı.
Türk Böbrek Vakfı Başkanı Timur Erk, Türkiye'de 30 bin kişinin organ bağışı beklediğini ve bunların 25 bine yakınını böbrek oluşturduğunu söyledi.
Erk, bu konuda halkın bilinçlendirilmesi gerektiğini dile getirerek, "25 bin kişi böbrek nakli için beklerken sadece 3 bin 500 civarında böbrek nakli olabiliyorsa o zaman bir sıkıntı var demektir. O zaman bu sıkıntıyı bertaraf etmek için rakamı daha da artırmak için herkesin seferber olması lazım." diye konuştu.
Halkın bağışçı bir yapıya sahip olduğunu ancak organ bağışı konusunda istenilen seviyede olunmadığını aktaran Erk, "Bu konuda ne yazık ki biraz cimriyiz. Senelerdir de böyle." ifadelerini kullandı.
Erk, kayak kazasında kaybettiği kızının bağışladıkları organlarının 8 kişiye nakledildiğini anlatarak, bağışlanan her organın yeni bir hayat olduğunu vurguladı.
- "İNSANLARIN BU KONUDA DUYARLI OLMASI ELBETTE İSLAM'IN DA İSTEDİĞİ HUSUSLARDANDIR"
Türk Böbrek Vakfı Danışma Meclisi Üyesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Mert Altınel de Batılı ülkelerdeki bağışların yüzde 80'inin kadavradan geldiğini belirterek, "Yüzde 20 civarı da canlı vericilerden alınan organlardan yapılır. Türkiye'de ise durum tam tersi. Yani biz toplam yaptığımız yıllık 4 bin böbrek naklinin yaklaşık 400-500 tanesini organ bağışından elde ediyoruz. 3 bin 500'ünü canlı vericilerden, aile bireylerinden temin ediyoruz." bilgisini verdi.
İspanya'da 1 milyonluk nüfusta yaklaşık 50 organ bağışı olduğunu, Türkiye'de ise bunun 7'lerde kaldığını ifade eden Altınel, "Çoğu Avrupa ülkesinde 20'nin üzerinde. Birçoğunda 30'un üzerinde. Organ bağışı ülkemizde ne yazık ki çok az.
Bizde beyin ölümü o kadar az değil. Yılda 1600 beyin ölümü oluyor. 1600-1700 beyin ölümünden ailelerin ancak 300-350'si organ bağışlıyor. Yani beyin ölümü olan 10 kişiden ancak 2'sinin organlarını alabiliyoruz." diye konuştu.
Bağcılar İlçe Müftülüğünde görevli vaiz Kamil Abdullahoğlu, bir insanı yaşatmanın bütün insanları yaşatmak anlamına geldiğini dile getirerek, "Bir ihtiyaç durumunda insanların bu konuda duyarlı olması elbette İslam'ın da istediği hususlardandır. Mesela kan kaybından ölebilecek bir kişiye kan veriliyor. Bu hususta duyarlı olmak lazım." ifadelerini kullandı.
Kendisi de böbrek nakli olan Hamza Mercimek, "Organlarımız toprak olmasın" diyerek organ bağışı çağrısında bulundu.